Adresimiz
Havzan, Yeni Meram Cd. Arı Sitesi No:55/2 F Blok, 42140 Meram/Konya
İletişim Bilgilerimiz
Adresimiz
Havzan, Yeni Meram Cd. Arı Sitesi No:55/2 F Blok, 42140 Meram/Konya
İletişim Bilgilerimiz

Nişanlanma, ayırt etme gücüne sahip ve aralarında herhangi bir evlilik engeli bulunmayan iki kişinin yaptığı sözleşmeyi ifade eder. Nişan hediyelerinin iadesi ise tarafların nişan merasimi esnasında birbirine vermiş olduğu hediyelerin, nişanlılığın bozulması neticesinde, akıbeti hakkında verilen kararlardan bir tanesidir. Kanun koyucu taraflara bunları geri talep edebilme hakkı tanımıştır. Gerekli şartlar sağlandığı takdirde taraflar, söz konusu hediyeleri diğer taraftan geri talep edebilecektir.
Nişan hediyelerinin iadesi davası, evlenme niyetinde olan kişilerin nişan merasiminin bozulması nedeniyle taraflardan birinin, diğer tarafa verdiği hediyelerin iadesini talep ettiği hukuki bir süreci ifade eder. Taraflara bu hakkı tanıyan Türk Medeni Kanunu’nun 122. maddenin ilk fıkrasıdır. Bu maddeye göre:
‘’Nişanlılığın evlenme dışında bir sebeple sona ermesi durumunda nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların diğer nişanlıya vermiş oldukları alışılmışın dışındaki hediyeler, verilen taraftan geri istenebilir.’’

Nişan bozulduğunda verilmiş bazı hediyeler karşı taraftan geri alınabilir. Ancak kanun lafzına baktığımızda bu dava yoluna başvurabilmek için bazı şartların mevcut olduğunu görüyoruz. Bu davanın şartlarını;
olarak sıralayabiliriz.
Nişan hediyelerinin iadesi davası 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’na ve ilgili Yargıtay kararlarına tabidir.
Türk Medeni Kanunu nişanın bozulması neticesinde verilen hediyelerin iadesi talebini düzenlerken; Türk Borçlar Kanunu ise verilen hediyeleri sebepsiz zenginleşme ve haksız fiil hükümleri uyarınca taraflara iade etme yükümlülüğünü doğurur.
Kusur, nişan bozulması sonucu uğranılan maddi ve manevi zararlar bakımından dikkate alınması gerekebilir. Kusurdan etkilenen taraf için maddi ve manevi tazminat talebi hakkı doğabilmektedir. Daha detaylı bilgi almak için nişan bozma nedeniyle tazminat davasına ilişkin makalemize göz atabilirsiniz.
Nişan hediyelerinin iadesinde ise kusur, hediyelerin talep edilebilirliği açısından bir önem arz etmemektedir. Hediyelerin iadesi nişan bozulması kusurundan bağımsız olarak talep edilebilir. Taraflar, her halükarda, talep edilen olağan dışı hediyeleri iade etmek durumundadır.
Kanuna baktığımızda hediyelerin iadesini talep edebilen üç gruptan bahsedilmektedir:
Nişanlılar her biri nişan sürecinde karşı tarafa verdiği değerli ve alışılmışın dışındaki hediyeleri geri isteyebilir.
Nişanlıya veya ailesine verilen hediyeler (ziynet eşya, takı, değerli diğer eşyalar), nişanın bozulması sonrasında, bu hediyeleri veren kişilerce talep edilebilir.
Söz konusu hediyeler olağan ve günlük hediyelerin dışındaki hediyeleri ifade eder. Eğer hediyeler aynen duruyorsa aynen iadesi yapılmalıdır, durmuyor ise hediyelerin rayiç bedeli talep edilebilir.
İadesi talep edilebilir nişan hediyelerine örnekler:
olarak sıralanabilir. Giyim eşyaları, kozmetik ürünleri, kısa ömürlü hediyeler vb. günlük kullanıma ait, maddi olarak pek önem taşımayan hediyelerin iadesi talep edilemez.
Bir önceki başlıkta bahsettiğimiz üzere nişanlılık döneminde verilen altın, takı ve ziynet eşyalar iadesi talep edilebilen eşyalar içerisindedir. Dolayısıyla geri alınabilir.
Nitekim Yargıtay, nişanlılık döneminde verilen altın ve ziynet eşyalarının iadesine ilişkin bu tür eşyaları “alışılmışın dışında hediye” olarak kabul edilip iade edilmesi gerektiğini belirtir:
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, 2018/3648 E., 2019/3681 K. – Bu kararda, nişan yüzüğü dışındaki tüm altın, takı ve ziynet eşyalarının mutad dışı hediye olarak kabul edildiği ve nişanın bozulması halinde iadesi gerektiği vurgulanır. Mahkeme, nişanın bozulması durumunda, tarafların birbirlerine veya ailelerinin diğer nişanlıya verdikleri ziynet eşyalarının geri istenebileceğine hükmetmiştir.
Nişan bozulduktan sonra hediyelerin iadesi için öncelikle taraflar arasında uzlaşma sağlanması yoluna gidilebilir. Taraflar anlaşamazlar ise hukuki yola başvurulabilir
Nişan hediyelerinin iadesi davasında görevli mahkeme Aile Mahkemesidir. Şayet Aile Mahkemesi yoksa Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından görülür.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu uyarınca yetkili mahkeme taraflardan birinin yerleşim yeri mahkemesidir. Alternatif olarak nişanın bozulduğu yer mahkemeside yetkili kılınabilir.
Mahkemeye başvururken 1 yıllık zamanaşımı süresi dikkate alınmalıdır.

Dava süreleri; mahkemelerin iş yüküne, davanın karmaşıklığına, tarafların iddia ve savunmalarına vb. pek çok nedene bağlı olarak değişkenlik gösterebilir. Ancak ortalama dava sürelerinden bahsetmek gerekirse:
İlk derece mahkemesinde dava süresi 6 ay-1.5 yıl; istinaf aşaması 6 ay – 1 yıl; temyiz süreci ise yaklaşık 1-2 yıl kadar sürebilmektedir.
Bu süreler minimuma indirgenebilmesi için kuvvetli deliller sunulmalı ve mahkemeye eksiksiz bir dilekçe sunulmalıdır. Bunun için avukatlık hizmetine başvurmak süreci sizler için daha zahmetsiz bir hale getirecektir.
Nişan hediyelerinin iadesi davasında zamanaşımı süresi nişanın bozulduğu tarihten itibaren akmaya başlar. Bu süre Türk Medeni Kanunu’nun 122. maddesi uyarınca 1 yıldır.
Şayet zamanaşımı süresi içinde bu haktan tasarruf edilmezse mahkeme açılacak olası davayı zamanaşımına dayanarak reddedecektir. Hâkim bunu re’sen dikkate alacaktır. Tarafların hediyelerin iadesi için yasal yollara başvurma hakkı sona ermiş demektir.
Hediyelerin iadesi davasında delil sunumu ve delillerin kuvvetliliği süreci, davacı açısından daha kolay ve zahmetsiz hale getirecektir. Nitekim belge ve tanık beyanları gibi deliller önem arz etmektedir. Geçerli sayıbilecek bazı delillere örnek olarak:
verilebilir. İspat yükünün davacıya ait olduğu unutulmamalıdır. Dolayısıyla bu deliller davacı tarafından ibraz edilmelidir.
Her türlü masrafın talep edilebilirliği söz konusu olmamakla beraber, olağan dışı masrafların talebi gündeme gelebilir. Buna evlilik için yapılan özel nitelikteki masraflar girebilir. Örneğin; ev eşyaları, düğün için karşı tarafa yapılan masraflar vb.
Ancak bu talebin istisnai nitelikte olduğu, her masrafın bu kapsama girmediği belirtilmelidir. Bu maddi külfetin davacı taraf için ciddi bir mağduriyet yarattığı kuvvetli bir şekilde ispat edilmelidir. Nitekim bu duruma örnek teşkil edecek bir karardan bahsedilebilir:
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 12.02.2014 tarihli ve 2013/17223 E., 2014/2072 K. sayılı kararı.- Bu kararda, nişanlanma sözleşmesinin varlığını ileri süren tarafın bunu ispatla yükümlü olduğu vurgulanmıştır. Nişanlılık, nişanlıların ileride evlenmeyi isteme hususundaki rıza beyanlarının mutabakatı ile meydana gelir ve bu basit rızai bir akittir. Dolayısıyla, nişanlılık sürecinde yapılan masrafların iadesi talebinde bulunan tarafın, bu masrafların evlilik amacıyla yapıldığını ve nişanın bozulması nedeniyle mağduriyet yaşadığını ispat etmesi gerekmektedir.
Dava açılırken; harç, bilirkişi ücreti, tanık masrafları gibi masraflara davacı katlanmak durumundadır. Davacı mahkemeyi kazanırsa yargılama giderlerinin davalı taraftan talep edebilir. Buna mahkeme karar verecektir. Davanın reddi durumunda ise davacı masraflara katlanmak durumundadır.
Nişan hediyelerinin iadesinde kusur önem arz etmezken, tazminat talep edebilmek için kusurun varlığı şarttır. Nitekim davacının kusursuz veya daha az kusurlu olması gerekir. Bu kusurluluk nişanın haksız yere bozulması durumunda ortaya çıkabilmektedir. Maddi tazminat hakkı haricinde nişanın bozulmasıyla kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın manevi tazminat hakkı da doğabilir.
Nitekim Türk Medeni Kanunu’nun 120. Maddesi tazminat hakkını düzenler:
Madde 120- Nişanlılardan biri haklı bir sebep olmaksızın nişanı bozduğu veya nişan taraflardan birine yükletilebilen bir sebeple bozulduğu takdirde; kusuru olan taraf, diğerine dürüstlük kuralları çerçevesinde ve evlenme amacıyla yaptığı harcamalar ve katlandığı maddî fedakârlıklar karşılığında uygun bir tazminat vermekle yükümlüdür. Aynı kural nişan giderleri hakkında da uygulanır.
Maddi tazminat talep edilebilecek durumlara örnek olarak evlenme hazırlıkları için yapılan masraflar ifade edilebilir. Bu tür masraflar kaçınılmazdır, çünkü nişanlılık bir evlenme vaadidir ve evlenmeye giden yolda bir aşama ihtiva eder. Bahsi geçen evlilik hazırlıklarının ciddi bir külfet içeriyor olması dava yoluyla talep edilebilirlik şansını arttırır.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 2017/1159 E. sayılı kararı.- Bu kararda, nişan hediyelerinin iadesi istemine dayalı alacak, maddi ve manevi tazminat taleplerinin değerlendirildiği görülmektedir. Mahkemece, Aile Mahkemesi’nin görevli olduğuna karar verilmiş ve dosya görev yönünden reddedilmiştir. Bu karar, nişanın bozulması nedeniyle maddi tazminat taleplerinin yargı mercileri tarafından ele alındığını göstermektedir.

Nişan hediyeleri, nişanın bozulmasıyla geri alınabilir hale gelir. Tarafların kusuruna bakılmaksızın, hediyelerin iadesi talep edilebilir.
Nişan hediyelerinin geri talep edilmesi, nişanlılığın sona ermesinden dolayı her iki taraf tarafından da yapılabilir. Her iki tarafın da diğer taraftan talepleri söz konusu olabilir.
Nişan hediyelerinin iadesi davası, medeni hukuk kuralları çerçevesinde Aile Mahkemesinde görülür.
Nişan yüzüğün geri alınması, verilen hediyelerin iade edilebileceği genel kurallar çerçevesinde mümkündür. Ancak kimi Yargıtay kararlarında aksine hüküm verildiğini görebilmekteyiz.
Nişan takıları, nişanın bozulması halinde karşı tarafın talebi üzerine geri alınabilir. Ancak nişanlılık sürecinde takılan takılar, genellikle nişanlıda kalır. İade edilmesi talep edilen takılar, kişisel olarak değerli olduğu için geri alınabilir.
Nişan hediyelerinin iadesi için dava açma süresi, genellikle nişanın bozulmasından itibaren bir yıl içinde olmalıdır. Zamanaşımı süresi, 1 yıl olarak kabul edilir. Bu süreyi geçiren taraf, hediyelerin iadesi konusunda yasal yollarla hak talebinde bulunamaz.
Kusur ancak tazminat açısından önem arz etmektedir. Nişan hediyelerinin iadesi bağlamında önem arz etmemektedir. Taraflar kusura bakılmaksızın hediyelerin iadesini talep edebilir ve dava yollarına başvurabilir.
Nişanlılık dönemi sırasında yapılan düğün masrafları, nişanın bozulması halinde talep edilebilir. Ancak, yapılan harcamaların somut olarak ispatlanması gerekir. İspat yükü davacı tarafa aittir.
Nişan hediyeleri davasında, nişanın bozulması nedeniyle, maddi ve manevi tazminat talep edilebilir. Tazminat miktarı, uğranan zarara göre belirlenir.
Nişanlılık döneminde yapılan harcamalar, nişanın bozulmasından sonra karşı tarafa yüklenebilir. Özellikle evlenme hazırlıkları için yapılan harcamalar, nişanlılık sona erdiği için talep edilebilir. Harcamaların miktarı ve niteliği önemli bir faktördür.
Nişan sırasında alınan takıların değeri, piyasa değeri üzerinden hesaplanır. Takıların orijinal fiyatı, değerlendirme için temel alınır. Bunun yanı sıra, takıların değeri, takıların durumu ve kullanım ömrüne bağlı olarak da farklılık gösterebilir.
Nişan hediyelerinin iadesi davasında mahkeme masrafları, dava açan tarafın talebine göre değişebilir. Harçlar, vekalet ücretleri ve diğer dava giderleri mahkeme tarafından belirlenir. Mahkeme masrafları, davanın niteliğine göre farklılık gösterir.
Nişan sırasında verilen cep telefonu, saat gibi hediyeler de geri alınabilir. Nişanın bozulması halinde, bu tür hediyeler de iade edilebilir. Hediye edilen eşyaların geri alınması, genel hukuki düzenlemelere tabidir.
Nişanlılık döneminde yapılan masrafların iadesi için, masrafların nişanlılık amacıyla yapıldığı ispatlanmalıdır. Masrafların somut delillerle ispat edilmesi gerekir.
Nişanlılık sürecinde alınan ev eşyaları, nişanın bozulması halinde taraflar arasında adil bir şekilde paylaşılır. Eşyaların kimde kalacağı, tarafların karşılıklı uzlaşma ile belirlenmelidir. Eğer anlaşmazlık yaşanırsa, mahkeme bu konuda karar verebilir.
Nişanlılık döneminde yapılan ev kiralama masrafları, nişanın bozulması durumunda geri alınabilir. Ancak, bu tür harcamaların, evlilik amacıyla yapıldığını ispat etmek gerekmektedir.