Adresimiz
Havzan, Yeni Meram Cd. Arı Sitesi No:55/2 F Blok, 42140 Meram/Konya
İletişim Bilgilerimiz
Adresimiz
Havzan, Yeni Meram Cd. Arı Sitesi No:55/2 F Blok, 42140 Meram/Konya
İletişim Bilgilerimiz

Vasiyetname, miras bırakanın ölümünden sonra mal varlığının nasıl paylaşılacağını belirleyen, tek taraflı ve ölüme bağlı bir hukuki işlemdir. Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenen vasiyetname, belirli şekil şartlarına uymak zorundadır ve resmi, el yazılı veya sözlü olarak düzenlenebilir.
Miras bırakan, vasiyetname ile mirasçılar arasında paylaşım yapabileceği gibi, mirasçılıktan çıkarma, mirasçı atama veya belirli bir malın devri gibi tasarruflarda da bulunabilir. Ancak, vasiyetnamenin geçerli olabilmesi için yasal sınırlar içinde düzenlenmesi ve özellikle saklı paylı mirasçıların haklarını ihlal etmemesi gerekmektedir. Bu yazıda, vasiyetnamenin hukuki niteliği, geçerlilik şartları, türleri ve düzenleme süreçleri ele alınacaktır
Vasiyetname, Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenen iki tür ölüme bağlı tasarruftan biridir. Bir kişi, hayattayken malvarlığının ölümünden sonra nasıl paylaşılacağını belirlemek için vasiyetname düzenleyebilir. Bu işlem, yazılı ya da özel durumlarda sözlü olarak gerçekleştirilebilir. Vasiyetname, tek taraflı bir hukuki işlemdir; yani, miras bırakanın bu belgeyi hazırlarken yalnızca kendi iradesi yeterlidir ve mirasçılarının onayı gerekmez. Ayrıca, miras bırakan, hayatta olduğu sürece vasiyetnameyi dilediği gibi değiştirme veya tamamen iptal etme hakkına sahiptir.
Vasiyetnamenin geçerli olabilmesi için, kanunda belirtilen şekil ve içerik şartlarına uygun olarak düzenlenmesi gerekir. Bu şartlar, mirasın adil bir şekilde paylaşılmasını sağlamak ve mirasçılar arasında doğabilecek anlaşmazlıkları önlemek amacıyla konulmuştur. Eğer vasiyetname, yasal gerekliliklere uyulmadan hazırlanmışsa veya miras bırakanın iradesini yansıtmadığına dair bir şüphe varsa, mirasçılar mahkemeye başvurarak vasiyetnamenin iptalini talep edebilir. Bu nedenle, vasiyetnamenin geçerli ve hukuki açıdan sağlam olabilmesi için dikkatli şekilde hazırlanması gerekmektedir.

Vasiyetname hazırlamanın hukuki niteliği Türk Medeni Kanunudur. Kanunda, vasiyetnamenin nasıl düzenlenmesi gerektiği, ne şekilde geçerli olabileceği gibi konular ayrıntılı olarak düzenlemiştir. Vasiyetname, tek taraflı ve ölüme bağlı bir hukuki işlem olup, kişinin mal varlığını ölümünden sonra nasıl paylaşılacağını belirlemesine olanak tanır. Ancak bu tasarruflar, kanunun öngördüğü sınırlar içinde olmalı ve özellikle mirasçıların saklı pay haklarını ihlal etmemelidir.
Vasiyetname düzenlenmesine ilişkin ehliyet şartları, Türk Medeni Kanunu’nun 502. maddesinde düzenlenmiştir. Maddeye göre, vasiyetname yapabilmek için ayırt etme gücüne sahip ve on beş yaşını doldurmuş herkes bu ehliyet sahiptir. Ayırt etme gücü, kişinin kendi iradesiyle karar verebilme yeteneği anlamına gelir. Bu gücü belirleyen unsurlar şunlardır:
Ayrıca, on beş yaşını doldurmuş bir kişi de, eğer ayırt etme gücüne sahipse, vasiyetname düzenleme ehliyetine sahip olur. Bu yaş, Türk Medeni Kanunu’nda, hukuki işlemler yapabilme yaşı olarak kabul edilmiştir ve kişinin akıl sağlığının yerinde olması koşuluyla, on beş yaşını dolduran bir birey, kendi iradesiyle vasiyetname düzenleyebilir. Ancak, bu kişi hala reşit sayılmamaktadır, yani tam ehliyete sahip değildir; yalnızca vasiyetname düzenlemek için yeterli olan ayırt etme gücüne sahip olmalıdır.
Vasiyetname ile miras bırakan, malvarlığını mirasçılarına uygun şekilde dağıtabilmektedir. Bunun dışında, mirasla ilgili farklı düzenlemeler ve işlemler de yapılabilir. Vasiyetname, sadece mirasın paylaşımını belirlemekle kalmaz, aynı zamanda mirasçılar ve mirasın yönetimiyle ilgili çeşitli kurallar koyma imkânı sunar.
Vasiyetname ile yapılabilecek işlemler şu şekilde sıralanır:
Vasiyetname türleri, Türk Medeni Kanunu’nda ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Miras bırakan, vasiyetini üç farklı şekilde yapabilir: resmi vasiyetname, el yazılı vasiyetname ve sözlü vasiyetname.
El yazılı vasiyetname, geçerli bir vasiyetname türüdür ve bu tür, Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenmiştir. Ancak, bu vasiyetnamenin geçerli olabilmesi için kanunda belirli şartların yerine getirilmesi gerekir.
El yazılı vasiyetnamenin geçerli olabilmesi için miras bırakanın tamamının kendi el yazısıyla yazması, yıl, ay ve gün tarihinin belirtilmesi ve miras bırakanın imzasının bulunması gerekmektedir. Ayrıca, el yazılı vasiyetnamenin düzenlendikten sonra saklanmak üzere sulh hâkimine veya yetkili bir memura bırakılabilmesi mümkündür, ancak bu işlem zorunlu değildir. Bu şartların yerine getirilmesi, vasiyetnamenin geçerliliğini sağlar ve miras bırakanın iradesine uygun olarak mirasın dağıtılmasına olanak tanır.

Sözlü vasiyetnamenin yapılması için kanun olağanüstü durumlar öngörmüştür. Ancak, bu durumların gerçekleşmesi durumunda sözlü vasiyetname düzenlenebilir. Bu durumlar şu şekilde sıralanabilir:
Bu olağanüstü durumlarda, miras bırakan son arzularını iki tanığa söyler ve onlardan bu söylediklerini yazmalarını ister. Tanıklar yazıp imzaladıktan sonra, sözlü vasiyetname geçerli olabilmesi için bir hâkime bildirilir.
Noterde vasiyetname düzenlemek için gerekli belgeler şu şekilde sıralanabilir:
Vasiyetname hazırlarken dikkat edilmesi gereken önemli noktalar vardır. Öncelikli olarak, vasiyetname kanuni şartlara uygun olmak zorundadır. Düzenlenen vasiyetname, kanunda yazılı vasiyetname türlerinden biri olmalıdır. Vasiyetname, net bir şekilde düzenlenmeli ve anlaşılır olmalıdır. Vasiyetname düzenlenirken, kanunen korunan saklı payların ihlal edilmemesi de dikkat edilmesi gereken önemli bir noktadır.
Vasiyetnameyi hazırlarken gerekli belgelerin de eksiksiz tamamlanması gerekir. Ayrıca, vasiyetnamenin geçerliliği için mirasbırakanın özgür iradesiyle hareket etmesi ve herhangi bir baskı altında olmaması gerektiği unutulmamalıdır. Mirasbırakan, vasiyetnamesini yazarken tamamen sağlıklı bir akıl durumuna sahip olmalı ve yaptığı düzenlemelerden tam olarak haberdar olmalıdır.
Vasiyetnamenin geçerliliği için, tarih ve imza gibi zorunlu unsurların bulunması da önemlidir. Eğer vasiyetname resmi olarak düzenleniyorsa, tanıkların da bulunması gerektiği unutulmamalıdır. Tüm bu kurallara dikkat edilerek yapılan bir vasiyetname, hem mirasbırakanın son arzularını yerine getirir hem de hukuki açıdan herhangi bir sorun yaşanmasının önüne geçer.
Vasiyetname de saklı pay hakkına dikkat edilmesi oldukça önemlidir. Saklı pay, kanunen korunan yasal mirasçının miras hakkıdır ve bu hak, belirli mirasçılara tanınan bir haktır. Türk Medeni Kanunu’na göre, bazı mirasçılar (özellikle çocuklar, eşler) saklı pay sahibi olup, mirasbırakan tarafından bu paya dokunulamaz. Saklı pay, mirasçılara yasal olarak bırakılması gereken paydır ve mirasbırakan bu payı vasiyetname ile değiştiremez ya da ortadan kaldırmaz.
Mirasbırakan, vasiyetname düzenlerken saklı pay sahiplerinin haklarına dikkat etmezse, söz konusu vasiyetname geçersiz kılınabilir. Yasal mirasçılar, saklı pay haklarını ihlal ettiklerini iddia ederek, vasiyetnamenin iptalini talep edebilirler. Bu nedenle, mirasbırakanın vasiyetname düzenlerken, yasal mirasçıların saklı pay haklarına özen göstermesi çok önemlidir.
Vasiyetnamenin geçersizliğe neden olan durumlar şu şekilde sıralanabilir;
Bu gibi durumlar, vasiyetnamenin hukuki geçerliliğini sorgulatabilir ve geçersiz sayılmasına neden olmaktadır.
Vasiyetnameyi iptal etmek iki şekilde mümkündür. Biri, mirasbırakanın sağken düzenlettiği vasiyetnameyi iptal ettirmesi, diğeri ise mirasçıların mahkeme kararıyla vasiyetnameyi iptal ettirmesidir. Mirasbırakan, düzenlediği eski vasiyetnameyi kısmen veya tamamen iptal edebileceği gibi, el yazısıyla düzenlenen vasiyetnameyi yırtmak, yakmak gibi çeşitli şekillerle de ortadan kaldırabilir. Bunun yanı sıra, mirasbırakan yeni bir vasiyetname hazırlayarak, önceki vasiyetnamenin geçersiz olduğunu açıkça belirtebilir veya önceki vasiyetnamedeki bazı bölümleri değiştirerek iptal edebilir.
Mirasçıların mahkeme kararıyla vasiyetnameyi iptal ettirmesi için, saklı pay gibi haklarının ihlal edilmesi gibi durumların bulunması gerekir. Ayrıca, mirasbırakanın vasiyetnameyi kendi iradesiyle yazmadığı ya da yazarken akıl sağlığının yerinde olmadığı durumlarda da mirasçılar mahkemeye başvurarak vasiyetnameyi iptal ettirebilir. Eğer vasiyetname, baskı, tehdit veya hile ile düzenlenmişse, bu durum da iptal sebebi sayılır. Mahkeme, iptal talebini inceler ve gerekli deliller sunulduğunda, vasiyetnamenin tamamen ya da belirli kısımlarının geçersiz sayılmasına karar verebilir.
Vasiyetname, mirasbırakanın vefatından sonra yetkili kişiler tarafından açılır ve okunur. Eğer vasiyetname notere veya mahkemeye teslim edilmişse, mirasçılar huzurunda açılarak okunur. Bu işlemin gerçekleştiği süreç vasiyetnamenin okunması davası olarak adlandırılır. Mahkeme, tüm mirasçıları davet ederek vasiyetnamenin içeriğini resmen duyurur.
Mahkeme tarafından vasiyetnamenin açıklanmasının ardından, mirasçılar vasiyetnameyi iptal etme hakkına sahip olur ve belirlenen süre içinde iptal davası açmaları gerekir. Eğer mirasçılar bu süre içinde itiraz etmezse, malvarlığı vasiyetnamede belirtilen koşullara göre mirasçılara dağıtılır.
Vasiyetnamede belirtilen mallar, miras bırakanın isteğine göre dağıtılır. Eğer vasiyetnamede hangi mirasçının hangi malı alacağı açıkça yazılmışsa, paylaşım buna göre yapılır ancak, vasiyetnamede detaylı bir dağılım yapılmamışsa, mirasçılar arasında yasal miras kurallarına uygun şekilde paylaşım gerçekleştirilir.
Paylaşım sürecinde öncelikle vasiyetnamenin geçerliliği kontrol edilir. Eğer geçerli olduğu tespit edilirse, mirasın dağıtımı için vasiyetnamenin uygulanması davası açılır. Mirasçılar arasında anlaşmazlık yaşanırsa, mahkeme devreye girerek adil bir bölüşüm yapılmasını sağlar. Bununla birlikte, eğer vasiyetname saklı paya sahip mirasçıların haklarını ihlal ediyorsa, bu mirasçılar tenkis davası açarak haklarını talep edebilir. Tüm hukuki işlemler tamamlandıktan sonra, malların mülkiyeti resmi olarak yeni sahiplerine devredilir.
Şarta bağlı vasiyetname, mirasbırakanın mirasçısı tarafından gerçekleştirilmesi için belli bir şartın yerine getirilmesine bağlı olarak gerçekleşen vasiyetname türüdür. Yani, mirasbırakan bir malını veya hakkını ancak belirli bir koşul gerçekleştiği takdirde mirasçıya bırakır. Bu şart, bir olayın meydana gelmesi ya da bir yükümlülüğün yerine getirilmesi olabilir. Örneğin, mirasbırakan, bir mirasçısının üniversiteyi bitirmesi durumunda ona bir taşınmaz bırakabileceğini belirtebilir. Eğer şart yerine getirilmezse, mirasçının hakkı geçersiz olur ve miras, vasiyetnameye göre başka bir kişiye verilebilir.
Şarta bağlı vasiyetname düzenlerken, şartların hukuka uygun olması gereklidir, aksi halde mirasçılar mahkemeye başvurarak bu şartların geçersiz sayılmasını talep edebilir. Eğer belirlenen şart gerçekleşirse, mirasçı mirası alır; fakat şart gerçekleşmezse, miras mirasçıya geçmez ve vasiyetnameye göre başka bir kişiye devredilebilir. Şarta bağlı vasiyetnamelerde, şartların açık ve net bir şekilde belirtilmesi gereklidir.
Vasiyetname ile bir kişinin çocuğunu tanıması mümkündür. Eğer bir kişi vasiyetnamesinde, bir çocuğu tanıma beyanı yaparsa, bu durum nüfus memuruna ya da mahkemeye başvuru olarak kabul edilir. Mahkeme vasiyetnameyi açtığında, bu tanımayı ilgili nüfus dairesine bildirir. Türk Medeni Kanunu’nun 295. maddesi, vasiyetname ile çocuğun tanınabileceğini açıkça belirtmektedir.
Ancak bu tanımanın iptal edilmesi de mümkündür. Türk Medeni Kanunu’nun 298. maddesine göre, ana, çocuk, çocuğun altsoyu, Cumhuriyet savcısı, Hazine ve mirasçılar gibi “ilgili kişiler” tanımanın iptali için dava açabilir. Dava açan kişi, vasiyetname ile yapılan tanımanın biyolojik gerçekleri yansıtmadığını ispat etmek zorundadır. İptal davası, tanımanın yapıldığını öğrendikleri tarihten itibaren 1 yıl, ancak her durumda en fazla 5 yıl içinde açılabilir. Süre geçtikten sonra dava açmak için geçerli bir mazeret olması gerekir.
Vasiyeti yerine getirme görevlisi, mirasbırakanın isteklerini yerine getirmekle sorumlu kişidir. Görevli, mirasbırakanın vasiyetini uygulamaya başlar başlamaz, terekenin mallarını, haklarını ve borçlarını listelemeye başlar. Bu listeyi yaparken mirasçılara da bilgi verir. Mirasın yönetilmesi ve malvarlıklarının devri gerektiğinde, görevli, mal sahipliğini kendi adına alabilir. Ayrıca, terekenin alacaklarını tahsil etmek, borçlarını ödemek ve vasiyetin diğer bölümlerini yerine getirmekle de yükümlüdür. Mirasçılar arasında bir paylaşım yapılacaksa, görevli, bununla ilgili bir plan hazırlar ve dava ya da takip işlemlerinde de mirasçılarla birlikte hareket eder.
Görevli, yaptığı işlemlerde dürüst ve dikkatli olmak zorundadır. Kötüye kullanım ya da ihmal durumunda, sulh hâkimi görevliden görevini alabilir. Bu durumda, görev değişikliği yapılabilir ve mirasçılar bu karara itiraz edebilir. Vasiyeti yerine getirme görevlisi, mirasın devri ya da mal üzerinde değişiklik yapacaksa, sulh hakiminden onay almak zorundadır. Görev sona erdiğinde, bu durum ya görevlinin ölümünden ya da kendi isteğiyle görevden ayrılmasından kaynaklanabilir. Ancak görevden ayrılma, uygun bir zamanda yapılmalıdır.
Vasiyetname hazırlarken avukatın rolü gerçekten büyük bir öneme sahiptir. Vasiyetname düzenlerken, Türk Medeni Kanunu ve ilgili diğer yasal düzenlemeler tarafından belirlenmiş bazı şartlar ve kurallar vardır. Bu kurallara uyulmaması, vasiyetnamenin geçersiz sayılmasına veya mirasçılar arasında hukuki anlaşmazlıklara yol açabilir. Bir avukat, vasiyetnameyi hazırlarken bu yasal şartları titizlikle dikkate alır ve vasiyetnamenin şekil şartlarına uygun olmasını sağlar. Avukat, aynı zamanda vasiyetname içeriğinin anlaşılır, açık ve tarafsız bir şekilde yazılmasını sağlayarak, mirasbırakanın isteklerinin doğru bir şekilde yasal zemine oturmasını temin eder.
Avukat ile düzenlenen bir vasiyetname, mirasçılar arasında ileride doğabilecek iptal taleplerinin de önüne geçer. Çünkü avukat, vasiyetnamenin yasalara uygun olarak hazırlandığından emin olur ve mirasçılar tarafından herhangi bir hukuki hata veya yanlış anlaşılma nedeniyle iptal edilmesi engellenmiş olur. Ayrıca, mirasçılar arasındaki hak ihlallerini önlemek adına, avukat vasiyetin uygulanabilirliğini kontrol eder ve her bir mirasçının yasal haklarını korur. Bu sayede, vasiyetnamenin geçerliliği ve doğruluğu güvence altına alınır, herkesin hakları ihlal edilmeden ve karşılıklı olarak düzenli bir şekilde paylaştırılır.
Miras bırakanın mal varlığını nasıl paylaşacağına karar verirken, iki ana seçenek vardır: vasiyetname ve miras sözleşmesi. Vasiyetname, kişinin ölümünden sonra mal varlığını nasıl dağıtacağına dair tek taraflı olarak yazdığı bir belgedir. Bu belge, kişinin ölümünden sonra geçerli olur ve mirasçılar, vasiyetnamede belirtilen talimatları yerine getirmek zorundadır. Diğer taraftan, miras sözleşmesi, miras bırakan ve mirasçıları arasında yapılan, tarafların karşılıklı olarak kabul ettiği ve noterde düzenlenen bir sözleşmedir. Miras sözleşmesinde, mirasbırakan ve mirasçılar arasında anlaşmazlık olmaması için her iki taraf da rıza gösterir ve imzalar.
Vasiyetname ile miras sözleşmesi arasında bazı önemli farklar vardır. İlk olarak, vasiyetname tek taraflı bir irade beyanıdır, yani sadece miras bırakan tarafından hazırlanır. Miras sözleşmesi ise, miras bırakanla mirasçılar arasında yapılan karşılıklı bir anlaşmadır. Ayrıca, vasiyetname yazılı olarak düzenlenebilir ve el yazısı ile yapılabilecekken, miras sözleşmesinin noterde düzenlenmesi zorunludur. Vasiyetname, kişinin ölümünden sonra geçerli olurken, miras sözleşmesi, mirasbırakanın yaşamı boyunca geçerli olabilir ve belirli koşullar altında değiştirilebilir. Vasiyetname ise, miras bırakan tarafından istediği zaman iptal edilebilir ya da yeni bir vasiyetname ile değiştirilebilir. Bu farklar, her iki belgenin hukukî süreçlerde nasıl işleyeceğini belirler.
Mirasçılıktan çıkarma, genellikle miras bırakanın istekleri doğrultusunda yapılan bir işlemdir ve bu işlem, genellikle bir vasiyetname aracılığıyla gerçekleştirilir. Miras bırakan, vasiyetname ile kimin mirasçı olacağını ve kimin olmayacağını belirleyebilir. Bu işlem, miras bırakanın ölümünden sonra geçerli olur.
Vasiyetname, miras bırakanın resmi olarak hazırladığı bir belge olabileceği gibi, kendi el yazısıyla yazdığı ve imzaladığı bir belge de olabilir. Eğer miras bırakan, bir kişinin mirasını almak hakkını kaybetmesini istiyorsa, vasiyetnamesinde bu durumu açıkça belirtir. Vasiyetname, noterde veya konsoloslukta resmi olarak düzenlenebileceği gibi, tamamen miras bırakanın kendi yazdığı el yazılı bir belge de olabilir. Hangi şekilde olursa olsun, mirasçılıktan çıkarma işlemi, miras bırakanın son isteklerini ve iradesini doğru bir şekilde yansıtan bir belgeyle yapılmalıdır.
Bozulmayan bir vasiyetname yapmak için aşağıdaki noktalara dikkat edilmesi gerekmektedir:

Vasiyetname, tek taraflı ve ölüme bağlı bir hukuki işlem olup, kişinin mal varlığını ölümünden sonra nasıl paylaşılacağını belirlemesine olanak tanır. Ancak bu tasarruflar, kanunun öngördüğü sınırlar içinde olmalı ve özellikle mirasçıların saklı pay haklarını ihlal etmemelidir.
Vasiyetname, düzenlenme şekline ve içeriğine bağlı olarak süresiz şekilde geçerlidir. Ancak miras bırakan, sağlığında yeni bir vasiyetname düzenleyerek veya önceki vasiyetnameyi açıkça iptal ederek hükümsüz kılabilir.
Vasiyet, mirasbırakanın ölümünden sonra malvarlığını mirasçılarına uygun şekilde dağıtmasını sağlayan tek taraflı ve ölüme bağlı bir hukuki işlemdir.
Noterde düzenlenen vasiyetname, resmi bir vasiyetname olup en güvenilir ve sağlam vasiyet türlerinden biridir. Resmi memur, vasiyetnameyi yazdırır, okunması için mirasbırakana verir, mirasbırakan okuduktan sonra imzalar ve tanıklar huzurunda işlemler tamamlanarak hukuki geçerlilik kazanır.
Vasiyetname, noterde resmi olarak düzenlenebilir, el yazısı ile yazılıp imzalanabilir veya olağanüstü durumlarda sözlü olarak beyan edilebilir. Bu yöntemlerden birini kullanarak kişi ölmeden önce vasiyetnamesini düzenleyebilir.
Vasiyetle verilen tapu vasiyet geçerli olduğu taktirde bozulmaz ve geçerli olur. Vasiyetname ile devredilen tapu, saklı pay gibi bir hakkı ihlal ediyorsa iptal edilebilir ve bu nedenle vasiyetteki tapu da bozulur.
Resmi vasiyetname noter veya sulh hâkimi tarafından saklanır. El yazılı vasiyetname ise mirasbırakanın kendisi, güvendiği bir kişi veya avukatı tarafından muhafaza edilebilir. Ancak noter veya mahkeme tarafından saklanması, geçerliliğin korunması açısından daha güvenlidir.
Vasiyetname düzenleme ücreti, noterde yapılan işlemler, avukat danışmanlığı ve diğer resmi harçlara göre değişir. Resmi bir vasiyetname düzenlemek için noter ücreti ödenirken, avukat desteği alındığında ek ücretler doğabilir.
Türk Medeni Kanunu’na göre üç çeşit vasiyetname bulunmaktadır: resmi vasiyetname, el yazılı vasiyetname ve sözlü vasiyetname. Resmi vasiyetname noter huzurunda düzenlenirken, el yazılı vasiyetname tamamen mirasbırakanın kendi el yazısıyla yazılıp imzalanmalıdır. Sözlü vasiyetname ise olağanüstü durumlarda tanıklar huzurunda yapılabilir.
Vasiyetname belirli hukuki sebeplerle iptal edilebilir. Eğer mirasbırakanın ehliyeti yoksa, vasiyetname baskı altında yapılmışsa veya saklı paylı mirasçıların hakları ihlal edilmişse, mahkeme kararıyla hükümsüz sayılabilir.
Türk Medeni Kanunu’na göre vasiyetname yapabilmek için en az 15 yaşını doldurmuş olmak ve ayırt etme gücüne sahip olmak gerekmektedir.
Akıl sağlığı yerinde olmayan bir kişinin yaptığı vasiyetname geçersizdir. Vasiyetnamenin geçerli olması için mirasbırakanın ayırt etme gücüne sahip olması gerekir. Aksi takdirde mirasçılar, mahkemeye başvurarak vasiyetnamenin iptalini talep edebilir.
Resmi ve sözlü vasiyetnamelerde en az iki tanığın bulunması zorunludur. Ancak el yazılı vasiyetnamede tanık gerekmemektedir.
El yazılı vasiyetname geçerlidir ancak kanunen belirlenen şartları taşımalıdır. Vasiyetnamenin tamamı mirasbırakanın kendi el yazısıyla yazılmış, tarih belirtilmiş ve imzalanmış olmalıdır.
Sözlü vasiyetname, ölüm tehlikesi, ulaşımın kesilmesi, savaş veya ağır hastalık gibi olağanüstü durumlarda yapılabilir. Mirasbırakan, son arzularını iki tanığa bildirir ve tanıklar bunu yazılı hale getirerek mahkemeye sunar.
Noter huzurunda yapılan resmi vasiyetname en güvenilir ve hukuki geçerliliği en yüksek vasiyet türüdür.
Avukat olmadan vasiyetname hazırlamak mümkündür ancak hukuki hata yapmamak için bir avukattan destek almak önerilir. Avukat, vasiyetnamenin hukuka uygun olmasını sağlar ve ileride iptal edilme riskini en aza indirir.
Vasiyetnamenin şekil şartları Türk Medeni Kanun’da düzenlenmiştir. Buna göre vasiyetname resmi, el yazısı ve bazı olağanüstü durumlara göre sözlü şekilde düzenlenmelidir.
Vasiyetname, mirasbırakanın sahip olduğu taşınır ve taşınmaz tüm mal varlığını kapsayabilir. Ancak saklı paylı mirasçıların yasal haklarına dokunulmamalıdır.
Saklı paylı mirasçıların hakları kanunen korunur. Mirasbırakan, yalnızca saklı pay dışında kalan kısmı üzerinde tasarruf edebilir.
Saklı paylı mirasçıları mirasçılıktan çıkartmak için mirasçının ağır bir suç işlemesi ve ailevi yükümlülüklerin ihlal edilmesi olmak üzere kanun iki şart öngörmüştür. Bu şartlar gerçekleştirildiği takdirde mirasbırakan saklı pay hakkına sahip mirasçıları vasiyetname ile mirasçılıktan çıkartabilir.
Mirasbırakan vasiyetname ile yeni mirasçılar atayabilir veya mevcut mirasçılarıdeğiştirebilir ve paylarında değişiklik yapabilir.
Vasiyetname aile bireyleri dışındaki kişilere karşı da yapılabilir. Dikkat edilmesi gereken unsur yasal mirasçı olan aile bireylerinin saklı paylarını ihlal etmeyecek şekilde düzenlenmesidir.
Miras bırakan, mirasını aile bireyleri dışında üçüncü kişilere de bırakabilir. Ancak saklı paylı mirasçılar varsa, onların hakları ihlal edilmemelidir.
Mirasbırakan vasiyetnameş ile bir hayır kurumuna miras bırakabilir ancak bunu yaparken saklı pay hakkına sahip kişilerin hakkını ihlal etmemesi gerekir.
mirasbırakan, sağlığında dilediği zaman yeni bir vasiyetname düzenleyerek eski vasiyetnamesini değiştirebilir veya tamamen iptal edebilir.
Vasiyetname, mirasbırakan tarafından yeni bir vasiyetname düzenlenerek veya önceki vasiyetnamenin açıkça iptal edildiği belirtilerek ortadan kaldırılabilir. Ayrıca, mirasçılar mahkemeye başvurarak hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle iptalini talep edebilirler.
Vasiyetname, mirasbırakanın vefatından sonra noter veya mahkeme tarafından açılır ve mirasçılara okunarak yürürlüğe girer.
Noter veya mahkemeye başvurularak vasiyetnamenin geçerliliği ve hukuki durumu kontrol edilebilir. Geçerliliğiyle ilgili bir sorun olması durumunda mirasçılar dava açarak vasiyetnameyi iptal ettirebilir.