Adresimiz
Havzan, Yeni Meram Cd. Arı Sitesi No:55/2 F Blok, 42140 Meram/Konya
İletişim Bilgilerimiz
Adresimiz
Havzan, Yeni Meram Cd. Arı Sitesi No:55/2 F Blok, 42140 Meram/Konya
İletişim Bilgilerimiz

Tenkis davası, miras bırakanın yasal mirasçılarının saklı paylarını ihlal eden ölüme bağlı veya sağlar arası tasarruflarının yasal sınırlara çekilmesi için açılan bir davadır. Bu dava, miras hukukunda saklı paylı mirasçıların haklarını korumak amacıyla düzenlenmiştir. Miras bırakanın, malvarlığını dilediği gibi tasarruf etme özgürlüğü, saklı paylı mirasçıların yasal haklarıyla dengelenmiştir. Tenkis davası, bu dengeyi sağlayan önemli bir hukuki araçtır. Bu yazımızda, tenkis davasının ne olduğunu, şartlarını ve sürecini detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.
Tenkis davası, Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 560. ve devamı maddelerinde düzenlenen, miras bırakanın (murisin) ölüme bağlı veya sağlararası tasarrufları neticesinde saklı paylı mirasçıların (altsoy, ana-baba, eş) kanunen korunan saklı paylarının ihlal edilmesi durumunda, bu ihlalin yasal sınırlara çekilmesi amacıyla açılan, ıslah edici nitelikte bir eda davasıdır. Miras bırakanın tasarruf serbestisi ile saklı paylı mirasçıların korunması gereken menfaatleri arasındaki dengeyi temin etmeyi amaçlayan bu dava, TMK’nin 506. maddesinde belirlenen saklı pay oranları dikkate alınarak, miras bırakanın serbestçe tasarruf edebileceği kısmı aşan tasarruflarının yasal sınırlara çekilmesini hedeflemektedir.

Türk Medeni Kanunu’nun 506. maddesi uyarınca, miras bırakanın serbestçe tasarruf edemediği ve kanunen korunan asgari miras haklarına sahip olan “saklı paylı mirasçılar”, altsoy (çocuklar ve torunlar), ana-baba ve eştir; bu mirasçıların saklı pay oranları ise, altsoy için yasal miras payının yarısı, ana-baba için yasal miras payının dörtte biri ve eş için, miras bırakanın altsoyu veya ana-babasıyla mirasçı olması halinde yasal miras payının tamamı, diğer hallerde ise yasal miras payının dörtte üçü olarak belirlenmiştir. Bu hükümler, miras bırakanın tasarruf özgürlüğünü sınırlayarak, belirli yakınlarının asgari miras haklarını güvence altına almayı amaçlamaktadır.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 506. maddesine göre Saklı Pay Oranları;
“(1) Altsoy için yasal miras payının yarısı,
(2) Ana ve babadan her biri için yasal miras payının dörtte biri,
(3) Sağ kalan eş için, altsoy veya ana ve baba zümresiyle birlikte mirasçı olması hâlinde yasal miras payının tamamı, diğer hâllerde yasal miras payının dörtte üçü.” şeklinde saklı pay oranları düzenlenmiştir.
Tenkis davasının temel hukuki dayanağı, Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 560. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir; bu bağlamda, TMK’nın 560. maddesi, saklı paylı mirasçıların, miras bırakanın serbestçe tasarruf edebileceği kısmı aşan ölüme bağlı veya sağlar arası tasarruflarının tenkisini isteme hakkını düzenleyerek, saklı paylı mirasçıların kanunen korunan asgari miras haklarının ihlali halinde başvurabilecekleri yegâne hukuki çareyi tesis etmektedir. Bu hükümler, TMK’nın 506. maddesinde belirlenen saklı pay oranları ile birlikte değerlendirildiğinde, miras bırakanın tasarruf özgürlüğünün, saklı paylı mirasçıların korunması gereken menfaatleri ile dengelenmesini temin etmeyi amaçlamaktadır.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 560. maddesine göre Tenkis Davası;
“Saklı paylarının karşılığını alamayan mirasçılar, mirasbırakanın tasarruf edebileceği kısmı aşan tasarruflarının tenkisini dava edebilirler. Yasal mirasçıların paylarına ilişkin olarak tasarrufta yer alan kurallar, mirasbırakanın arzusunun başka türlü olduğu tasarruftan anlaşılmadıkça, sadece paylaştırma kuralları sayılır.” şeklinde düzenlenmeye göre tenkis davası;
Miras bırakanın, yasal mirasçıların (özellikle saklı pay sahiplerinin) haklarını ihlal eden tasarrufları (vasiyet, bağış gibi) varsa, bu mirasçılar mahkemeye başvurarak (tenkis davası açarak) bu tasarrufların yasal sınırlara çekilmesini talep edebilirler. Miras bırakanın tasarruf özgürlüğü ile mirasçıların yasal hakları arasındaki dengeyi koruyan bu dava; miras bırakanın miras paylarına ilişkin düzenlemelerinin, aksi belirtilmedikçe, sadece mal paylaşımını düzenlediği ve yasal hakları değiştirmediği ilkesine dayanır.
Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 505. maddesi ile tesis edilen tasarruf serbestisi, miras bırakanın malvarlığı üzerinde dilediği gibi tasarrufta bulunabilme yetkisini ifade etmekle birlikte, bu serbesti, TMK’nın 506. maddesi ile belirlenen saklı pay oranları ile sınırlandırılmıştır. Bu bağlamda, miras bırakanın serbestçe tasarruf edebileceği kısım, terekenin aktifinden borçlar çıkarıldıktan sonra kalan kısmın, saklı paylı mirasçıların saklı payları toplamı düşülerek hesaplanan bakiyesidir. Bu hesaplama neticesinde elde edilen miktar, miras bırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası tasarrufları ile serbestçe tasarruf edebileceği azami miktarı ifade etmekte olup bu miktarın aşılması halinde, saklı paylı mirasçılar, TMK’nın 560. ve devamı maddeleri uyarınca tenkis davası ikame ederek, saklı paylarının iadesini talep etme hakkına sahiptirler.
Tenkis davası, Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 560 ve devamı maddelerinde düzenlenen, miras bırakanın saklı paylı mirasçıların haklarını ihlal eden ölüme bağlı veya sağlar arası tasarruflarının yasal sınırlara çekilmesi amacıyla açılan bir davadır. Bu dava, miras bırakanın serbestçe tasarruf edebileceği kısmı aşarak saklı paylı mirasçıların (altsoy, anne-baba, eş) kanunen korunan miras haklarını zedeleyen durumlarda gündeme gelir. Özellikle, miras bırakanın ölümünden önceki bir yıl içinde yaptığı bağışlar veya ölümünden önce malvarlığını azaltma amacı güden diğer tasarruflar, saklı payları ihlal ettiği takdirde tenkise tabi tutulabilir. Tenkis davasının temel amacı, miras bırakanın tasarruflarının adil ve yasal sınırlar içinde kalmasını sağlayarak, saklı paylı mirasçıların haklarını korumaktır.
Tenkis davası, miras bırakanın (murisin) yasal mirasçıların (saklı pay sahipleri) haklarını ihlal eden tasarruflarının, kanuni sınırlar içinde yeniden düzenlenmesi amacıyla açılan hukuki bir süreçtir. Bu dava, miras hukukunda saklı payın korunmasının en önemli araçlarından biridir.
Tenkis davasını açma yetkisi, öncelikle ve sıkı sıkıya saklı pay sahibi mirasçılara aittir; yani miras bırakanın altsoyu, anne-babası ve sağ kalan eşi, kendi saklı paylarının ihlal edildiğini iddia ederek ayrı ayrı veya birlikte dava açabilirler, ancak bir başkası mirasçı adına bu hakkı kullanamaz. Bununla birlikte, saklı paylı mirasçının alacaklıları, ellerinde aciz vesikası bulunması koşuluyla ve iflas halinde iflas idaresi de saklı paylı mirasçının haklarını korumak amacıyla tenkis davası açma yetkisine sahiptir. Buna göre tenkis davası açabilecek kişiler şu şekilde sıralanabilir;
Bu kişiler miras bırakanın saklı paylı mirasçılarıdır ve tereke üzerinde hak sahibidirler. Şayet miras hususunda yapılan anlaşmalarda paylarının zarar gördüğünü iddia eden saklı pay hakkı sahipleri, süresi içinde tenkis davası açabilirler.

Tenkis davası, miras bırakanın (murisin) saklı paylı mirasçıların (altsoy, anne-baba, eş) yasal miras haklarını ihlal eden tasarruflarının yasal sınırlara çekilmesi amacıyla açılan bir davadır. Bu davanın davalısı, miras bırakanın tasarruf özgürlüğünü aşarak saklı payları zedeleyen ve tenkise konu olabilecek kazandırmaların yapıldığı kişidir. Bu kişi, miras bırakanın yasal mirasçısı olabileceği gibi, miras dışı üçüncü bir kişi de olabilir. Eğer kazandırma yapılan kişi hayatını kaybetmişse dava o kişinin mirasçılarına karşı da açılabilir. Birden fazla kişiye karşı tenkis davası açılması gerekiyorsa, bu kişilerin her biri davalı olarak gösterilir.
Tenkis davası, niteliği itibarıyla nispi bir dava olduğundan, genel kural olarak, miras bırakanın tenkise tabi kazandırma yaptığı kişiden başkasına yöneltilemez. Ancak, istisnai durumlarda, özellikle kazandırma yapılan kişinin mal varlığını üçüncü kişilere devretmesi ve bu kişilerin de durumu bilerek malı devralması halinde, üçüncü kişilere karşı da dava açılabilir. Özetle, tenkis davasının davalısı, saklı pay ihlaline neden olan kazandırmadan doğrudan yararlanan veya bu kazandırmanın miras yoluyla kendisine intikal ettiği kişidir.
Tenkis davasında saklı paylı mirasçıların hakları, miras bırakanın serbestçe tasarruf yetkisini sınırlayarak altsoy, anne-baba ve eş gibi belirli mirasçıların yasal miras paylarının bir kısmını güvence altına alır; miras bırakanın saklı payları aşan bağış, vasiyet gibi tasarrufları, saklı paylı mirasçıların talebi üzerine mahkeme kararıyla tenkis edilerek yasal sınırlara çekilir. Bir başka deyişle mahkeme, miras bırakanın tasarruflarını inceleyerek, saklı payları ihlal eden kısımları iptal edebilir veya sınırlandırabilir. Böylece saklı paylı mirasçılar, kanunen hak ettikleri miras payını alabilirler.
Tenkis davasında görevli mahkeme, miras hukukuna ilişkin uyuşmazlıklarda yetkili olan Asliye Hukuk Mahkemesi’dir; yetkili mahkeme ise, miras bırakanın son yerleşim yeri mahkemesidir, zira miras hukukunda yetki, miras bırakanın ölüm anındaki ikametgahına göre belirlenir.
Tenkis davası, nasıl açılacağı aşağıdaki gibi sıralanmıştır.
Gerekli Belgeler:
Tenkis davasında zamanaşımı ve hak düşürücü süreler, miras hukukunda önemli bir yere sahiptir. Bu süreler, hak sahiplerinin haklarını ne kadar süreyle kullanabileceklerini belirler. İşte tenkis davasındaki zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerle ilgili detaylar:
Hak Düşürücü Süreler
Önemli Noktalar
Miras bırakanın serbestçe dönme hakkını saklı tutarak yaptığı bağışlamalar ve ölümünden önceki bir yıl içinde âdet üzere verilen hediyeler dışında yapmış olduğu bağışlamalar, 1 ve miras bırakanın saklı pay kurallarını etkisiz kılmak amacıyla yaptığı açık olan kazandırmalar tenkise tabi olabilir.
Tenkis davası, miras hukukuna ilişkin karmaşık bir süreçtir ve dikkatli bir hazırlık gerektirir. İşte tenkis davasının yargılama süreci hakkında bilmeniz gerekenler:
Tenkis davası sonucunda mahkemenin verebileceği kararlar, miras bırakanın yaptığı tasarrufların (bağışlar, vasiyetler vb.) saklı paylı mirasçıların haklarını ne ölçüde ihlal ettiğine bağlı olarak değişiklik gösterir. İşte mahkemenin verebileceği başlıca kararlar:
Vasiyetnamenin tamamı saklı payları ihlal ediyorsa, mahkeme vasiyetnamenin tamamen iptaline karar verebilir.
Tenkis davası, miras bırakanın saklı paylı mirasçıların yasal haklarını aşan tasarruflarının hukuki bir dengeye kavuşturulmasını amaçlayan, miras hukukuna özgü bir dava türüdür. Bu dava sonucunda, miras bırakanın yapmış olduğu bağışlar veya vasiyetler gibi tasarrufların, saklı payları ihlal ettiği ölçüde tenkisine (iptaline) karar verilir. Tenkis kararı ile haksız kazanç elde eden kişilerin, elde ettikleri fazladan mal varlığını geri vermeleri sağlanır. Geri alım süreci, taşınmazların tapu kayıtlarında düzeltme, banka hesaplarından para transferi gibi infaz işlemlerini içerebilir. Tenkis davalarında iyi niyet ve kötü niyet kavramları geri alım süreçlerini etkilemektedir. İyi niyetli lehtar, mirasın geçmesi anında kazandırmadan elinde kalan miktarı geri verirken, kötü niyetli lehtar ise saklı payın ihlal edilen kısmının tamamını geri vermekle yükümlüdür.
Tenkis davasında, miras bırakanın tasarruflarının saklı payları zedelediğini ispatlamak için çeşitli deliller sunulabilir. Bu deliller arasında şunlar yer almaktadır;
• Belge ve Kayıtlar:
Miras bırakanın mal varlığına ilişkin tapu kayıtları, banka hesap dökümleri, borç senetleri, alacak belgeleri gibi resmi evraklar.
Miras bırakanın yaptığı bağışlara ilişkin belgeler (örneğin, tapu devirleri, banka transferleri).
• Vasiyetname ve Anlaşmalar:
Miras bırakanın vasiyetnamesi, mirasın nasıl paylaştırıldığını gösteren en önemli delillerden biridir.
Miras bırakanın diğer mirasçılarla yapmış olduğu anlaşmalar.
• Tanık İfadeleri:
Miras bırakanın sağlığında veya ölümünden önceki dönemde tanıklık yapabilecek kişilerin ifadeleri.
Miras bırakanın sağlığında saklı paylı mirasçılara yapmış olduğu kazandırmalara ilişkin tanık ifadeleri.
• Bilirkişi Raporları:
Mahkeme tarafından atanacak bir bilirkişi, miras bırakanın mal varlığının değerini veya yapılan kazandırmaların saklı payları etkileyip etkilemediğini belirlemek için inceleme yapabilir ve rapor sunabilir.
Tenkis davasında ispat yükü genel ispat kuralına tabidir. Dolayısıyla saklı pay hakkının ihlalini iddia eden davacı, iddiasını ispat etmek zorundadır. Yukarıda saymış olduğumuz delillerle iddiasını ispatlaması mümkündür. Kısacası ispat yükü davacıdadır.
Tenkis davalarında, dava değeri üzerinden hesaplanan nispi harçlar, özellikle dava açma ve karar harçları olmak üzere önemli bir maliyet unsuru oluştururken, avukatlık ücreti, bilirkişi incelemesi, tanık giderleri ve diğer yargılama masrafları gibi ek giderler de davanın toplam maliyetini etkiler; bu nedenle, davanın karmaşıklığı ve süresine bağlı olarak değişebilen bu masrafların önceden dikkatle değerlendirilmesi ve bir avukattan hukuki danışmanlık alınması önem taşır.
Tenkis davası ve muris muvazaası davası, miras hukukunda sıkça karşılaşılan, ancak temelde farklı amaçlar güden iki ayrı hukuki yoldur. Tenkis davası, miras bırakanın (murisin) yasal olarak geçerli olan tasarruflarının, saklı pay sahibi mirasçıların haklarını zedelemesi durumunda, bu tasarrufların yasal sınırlara çekilmesi için açılır. Bu dava, geçerli bir hukuki işlemin, saklı payları ihlal eden kısmının düzeltilmesini hedefler. Muris muvazaası davası ise, murisin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yaptığı, görünüşte geçerli ancak gerçekte hileli ve geçersiz işlemleri konu alır. Örneğin, miras bırakanın gerçekte bağışlamak istediği bir malı, satış gibi göstererek devretmesi muvazaa olarak kabul edilir. Bu davanın amacı, hileli işlemin tamamen iptal edilerek mal varlığının terekeye geri kazandırılmasıdır. Yani, tenkis davasında geçerli bir işlemin kısmi iptali söz konusu iken, muris muvazaası davasında geçersiz bir işlemin tamamen iptali hedeflenir. Her iki dava da mirasçıların haklarını korumayı amaçlasa da hukuki dayanakları ve sonuçları bakımından önemli farklılıklar gösterir.
Tenkis davası sonucunda miras paylaşımı, mahkeme kararının kesinleşmesiyle birlikte, tenkise tabi tasarrufların (bağış, vasiyet vb.) saklı payları ihlal ettiği ölçüde iptal edilmesi ve terekeye iadesiyle yeniden şekillenir; bu süreçte, öncelikle miras bırakanın terekesi, tenkis öncesi ve sonrası durumları dikkate alınarak yeniden hesaplanır, ardından saklı paylı mirasçıların yasal miras payları, tenkis kararı doğrultusunda yeniden belirlenir ve son olarak, tereke, belirlenen yeni paylar doğrultusunda mirasçılar arasında paylaştırılır.

Saklı paylı mirasçı, saklı payının ihlal edildiğini öğrendiği tarihten itibaren 1 yıl içinde ve her halükarda miras bırakanın ölümünden veya vasiyetnamenin açılmasından itibaren 10 yıl içinde tenkis davası açabilir.
Haklı bir nedenle mirastan çıkarılan saklı paylı mirasçı, tenkis davası açamaz.
Saklı paylı mirasçının, saklı payının ihlal edildiğini öğrendiği tarihten itibaren 1 yıl ve her halükarda miras bırakanın ölümünden veya vasiyetnamenin açılmasından itibaren 10 yıldır.
Miras bırakanın saklı payları ihlal eden bağışları, vasiyetleri ve diğer tasarrufları tenkise tabidir.
Evet, tenkis davasında tanık dinlenebilir. Tanıklar, miras bırakanın tasarrufları ve niyetleri hakkında bilgi verebilirler.
Saklı payları ihlal etmemek koşuluyla, çocuklardan birine daha fazla mal bırakabilirsiniz.
Saklı payınızın ihlal edildiğini öğrendiğiniz andan itibaren yasal süreler içerisinde açabilirsiniz.
Babanızın ikinci eşine aldığı ev, saklı paylarınızı ihlal ediyorsa, tenkis davası açarak saklı payınızı talep edebilirsiniz.
Hukuken avukatsız da açılabilir fakat tenkis davaları karmaşık hukuki süreçler içerdiğinden, bir avukattan hukuki destek almak önemlidir.
Tenkis davası, miras bırakanın son yerleşim yeri Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılır.
Evet, tenkis davasında 10 yıllık zamanaşımı süresi vardır.
Tenkis davasında hak düşürücü süre, saklı payın ihlal edildiğinin öğrenildiği tarihten itibaren 1 yıl ve her halükârda miras bırakanın ölümünden veya vasiyetnamenin açılmasından itibaren 10 yıldır.
Saklı pay, miras bırakanın mirasçılarından kanunen esirgemek zorunda olduğu miras payıdır. Tenkis davası, saklı payın ihlal edilmesi durumunda bu hakkı korumak için açılır.
Miras bırakanın yaptığı bağışlar, saklı payları ihlal ediyorsa, tenkis davası ile yasal sınırlara çekilebilir.
Mahkeme kararıyla tenkise hükmedilen tasarruflar iptal edilir ve miras payı terekeye geri kazandırılır.
Tenkis davası, miras bırakanın bağışlarını, vasiyetlerini ve saklı payları ihlal eden diğer tüm tasarruflarını etkiler.
Evet, vasiyetnameye dayalı tasarruflar saklı payları ihlal ediyorsa tenkis davasına konu olabilir.
Tenkis davasının süresi, davanın karmaşıklığına, delillerin toplanmasına ve mahkemenin iş yoğunluğuna göre değişir. Ortalama olarak 1-3 yıl sürebilir.
Tenkis davası, vasiyetnamenin saklı payları ihlal eden kısımlarının iptalini amaçlarken, vasiyetnamenin iptali davası vasiyetnamenin tamamının iptalini amaçlar.
Tenkis davası, saklı payın ihlal edildiği durumlarda açılırken, mirastan çıkarma davası, mirasçının miras bırakanına karşı ağır bir suç işlemesi veya aile yükümlülüklerini ağır şekilde ihlal etmesi durumunda açılır.
Tenkis davasında mirasın tamamı değil, sadece saklı payları ihlal eden kısımları iptal edilebilir.