Adresimiz
Havzan, Yeni Meram Cd. Arı Sitesi No:55/2 F Blok, 42140 Meram/Konya
İletişim Bilgilerimiz
Adresimiz
Havzan, Yeni Meram Cd. Arı Sitesi No:55/2 F Blok, 42140 Meram/Konya
İletişim Bilgilerimiz

Boşanma davalarında, anlaşmalı boşanma daha hızlı ve taraflar için daha az zararlı bir yöntemdir. Çekişmeli boşanma ise daha uzun sürebilir, çünkü mahkeme tarafların anlaşmazlıklarını çözmeye çalışır. Süreci hızlandırmak için tarafların uzlaştıkları konularda mahkemeye bildirimde bulunması, tanıkların zamanında hazır edilmesi, müzekkerelerin düzgün ve zamanında gönderilmesi önemlidir. Ayrıca, acil durumlar için duruşma tarihinin öne alınması da mümkündür, ancak bu taleplerin mahkemenin takdirine bağlı olduğunu unutmamak gerekir. Avukat tutmak, davanın sürecini hızlandırmaya yardımcı olur.
Taraflar anlaşmalı boşanma kararı verirlerse, süreç genellikle hızlı olur; ancak çekişmeli boşanmalarda, mal paylaşımı ve çocukların velayeti gibi konularda yaşanan anlaşmazlıklar davanın uzamasına yol açabilir. Ayrıca, boşanmayı kabul etmeyen eşin süreci yavaşlatması, delil toplama ve tanık dinleme gerekliliğini artırır. Gerekçeli kararın yazılması, istinaf ve temyiz başvuruları da süreci uzatan faktörlerdir. Yurt dışında yaşayan taraf, duruşmalara katılamadığından dolayı davanın süresi daha uzun olabilir.
Anlaşmalı boşanma davası, çekişmeli boşanma davasından daha hızlı ve taraflara daha az zarar verici bir boşanma davasıdır. Hızlı bir şekilde tek celsede boşanmak istiyorsanız bu yola başvurmanız gerekmektedir. Anlaşmalı boşanma davasında taraflar bir anlaşmalı boşanma protokolü hazırlayıp imzalarlar ve hâkim önünde ayrılmak istediğini söylerler. Bu süreçte hakimin çözmesi gereken bir uyuşmazlık kalmadığı için de hızlı bir boşanma süreci gerçekleşmiş olur. Tarafların anlaşmaya varamadığı, olayları çözemediği bir boşanma senaryosunda ise işler daha uzun ve yorucudur fakat bu sürecin de hızlandırılabilmesi mümkündür.
Eşlerin anlaşamadığı boşanma davaları çekişmeli boşanma olarak geçmektedir. Burada uyuşmazlıkları çözme işi mahkemelerde yani hakimdedir. Hâkim; tarafların beyanları, getirdikleri delilleri inceleyerek karar verir yani kendiliğinden delil araştırması yapmaz. Dava sürecinde mahkeme bilirkişiye başvurabilir, delillerin geçerli olup olmadığının araştırılması için uzmanlardan yardım alabilir, sosyal inceleme raporu alabilir. Bunlara başvurulması ve sonuçlarının beklenmesi çok uzun sürmektedir bu yüzden tarafların anlaşma yoluna gitmeleri her zaman daha avantajlıdır. Mahkeme bir uyuşmazlığı çözme aşamasındayken taraflar bu hususta anlaştıklarını söyleyip süreci hızlandırabilirler. Örneğin mal paylaşımı, malların tasfiyesi hususunda kendi aralarında anlaşıp bunu mahkemeye bildirdikleri taktirde hakim tekrardan bunun için araştırma yapmayacağı için süreç hızlanmış olur. Tanıkların duruşmada hazır bulundurulması ve dinlenmesi sürecinin iyi yönetilmesi gerekir. Tanıkların zamanında hazır edilmesi, duruşmanın daha hızlı ilerlemesini sağlar. Ayrıca, çekişmeli boşanma davalarında müzekkere yazılması gereken kişi ve kurumlar olabilir. Bu müzekkerelerin usulüne uygun yazılması ve zamanında gönderilmesi, dava sürecindeki gecikmeleri ortadan kaldırır. Müzekkerelere verilen yanıtların takibi de oldukça önemlidir, çünkü bu yazışmalara zamanında cevap alınmaması, davanın uzamasına neden olabilir. Ayrıca, tebligat işlemlerinin düzgün ve zamanında yapılması da davanın hızlanmasını sağlar , taraflar bunun için kalemi arayıp tebligata çıkarılmasını isteyebilirler.
Aile mahkemesine bir Boşanma dilekçesiyle başvurduktan sonra mahkeme bir tensip zaptı düzenleyerek duruşma günü verir bu da 1-2 hafta sürmektedir. Duruşma günü verildikten sonra tarafların acil bir durumu varsa mahkeme kalemine giderek aciliyetini bildirir bir dilekçe sunarak duruşma gününü öne çekmeleri mümkündür. Örneğin bir tarafın yurtdışına çıkması gibi, küçüğün menfaati gibi bunu ispatlayan delille mahkeme kalemine gidilirse duruşma günü öne çekilebilir.
Yargısal faaliyetlerin, adaleti yerine getirmekte gecikmesi adalete olan güveni sarsmakta ve yargısal çözümlerin gerek psikolojik gerekse de sosyolojik olarak maliyetli olması sebebiyle başlı başına dava açmak yorucu bir süreçtir. Boşanma davaları çekişmeli ve çekişmesiz olarak ikiye ayrılır, çekişmeli boşanmada taraflar, üzerinde anlaşamadıkları uyuşmazlıkların çözümünü mahkemelerden talep ederler. Çekişmesiz boşanmada ise taraflar mal paylaşımı, nafaka, velayet konularında protokol hazırlayıp anlaşmaya varırlar mahkeme de boşanmaya karar verir. Eşlerin bu aşamada psikolojik bir savaşa girmeden ortak nokta buluşmaları ve özellikle var ise ortak çocukların menfaatlerinin korunması için bu yola başvurmaları mantıklıdır. hızlı bir yöntem olmasının yanında uyuşmazlığın daha az maliyetle çözüme kavuşmasında da ayrıca etkili bir yöntem olması sebebi ile de tercih edilmektedir. Çocuklar yönünden daha az yıpratıcı ve sağlıklı olacağı ise aşikardır.
Çekişmeli boşanma davalarının ortalama süresi genellikle 1,5 ila 2 yıl arasında sürmektedir. Ancak, mahkemenin yoğun iş yükü ve dava trafiği gibi faktörler nedeniyle 3 yıla kadar uzayabilir. Bunun yanı sıra, davanın daha karmaşık olması ya da taraflar arasında çözülmesi güç anlaşmazlıkların bulunması, süreci daha da uzatabilir. Yerel mahkemenin verdiği karar sonrasında, taraflardan biri veya her ikisi de istinaf yoluna başvurabilir. İstinaf süreci, dosyanın bir üst mahkemeye taşınarak yeniden incelenmesi anlamına gelir ve bu süreç de genellikle birkaç ay sürebilir. İstinaf mahkemesinin verdiği kararın kesinleşmesi, bir boşanma davasının tamamlanmasını sağlayan son adım olup, tüm bu aşamalar göz önünde bulundurulduğunda, bir boşanma davasının neticeye ulaşması toplamda 3 ila 4 yıla kadar sürebilir. Her iki tarafın da boşanmayı istemesi, davanın süresini kısaltmaz.
Çekişmeli boşanma davası, yalnızca tarafların boşanma konusunda anlaşmazlık yaşadığı durumlarda açılır ve sürecin uzunluğu, tarafların boşanmak isteyip istememesiyle doğrudan ilişkili değildir. Eşler, nafaka, Tazminat, velayet gibi boşanmayla ilgili önemli konularda anlaşamadıkları takdirde, çekişmeli boşanma davası açılabilir. Mahkeme, önce tarafların dilekçelerini alacak, ardından tahkikat aşamasında delillerin incelenmesini sağlayacak ve son olarak karar aşamasına geçecektir. Bu süreçte, davalı tarafın boşanmayı isteyip istememesi ya da her iki tarafın boşanmayı istememesi, dava sürecini etkilemez. Fakat iki taraf da uzlaşma sağlanamayan konularda anlaşırsa dava süreci kısalır.
Boşanma davalarında avukat tutma zorunluluğu yoktur fakat önerilmektedir çünkü gerek çekişmeli gerek anlaşmalı boşanma davalarında sürecin işleyişi ve hızlandırılması konusunda avukat bilgisine ihtiyaç duyulmaktadır. Boşanma hukuku karışık ve zahmetli bir prosedürdür taraflar zaten psikolojik olarak yıpranmışken bir de boşanma aşamaları, mahkeme süreçlerinin tarafları yormaması için avukat tutulmalıdır. Çekişmeli boşanmada delil toplama, süreci hukuka uygun yönetme, tarafları bilgilendirme, dilekçe yazma kısmında avukatın faydası büyüktür. Anlaşmalı boşanmada ise protokol hazırlanması aşamasında avukat tutmak büyük önem taşır.
Duruşma tarihleri öne alınabilir fakat öne alım talepleri, mahkemenin iş yükünü artırarak duruşma takvimini ve hâkimin düzenini bozabilir, bu nedenle gerçekten haklı bir gerekçe sunulmadığı takdirde kabul edilmesi zordur. Sağlık gibi telafisi imkansız durumların ispatlanması durumunda öne alım talepleri kabul edilebilir. Ancak, bu taleplerin kabulü tamamen mahkemenin takdirine bağlıdır ve her dava farklı koşullara sahiptir. Duruşma tarihinin öne alınması için öne alım dilekçesi sunulabilir, ancak bu talepler de mahkemenin iş yüküne ve davanın türüne göre değişir. Taleplerin daha hızlı kabul edilmesi için geçerli gerekçeler ve güçlü kanıtlar sunmak önemlidir.
Öne alım dilekçesi, duruşma tarihinden önceki bir tarihte sunulmalıdır. Sağlık sorunları, iş veya ailevi zorunluluklar gibi acil durumlar, geçerli nedenler arasında yer alır. Duruşma tarihi, hakimin takdirine bağlı olarak değiştirilebilir, ancak duruşma saati gelmeden tarafların yokluğunda karar verilmesi, hukuki dinlenilme hakkını ihlal eder. Taleplerin reddedilmesi durumunda davanız mevcut takvime göre devam eder. Öne alım talebinizin kabul edilme ihtimalini artırmak için açık, anlaşılır bir dilekçe ve gerekli belgeleri sunmak önemlidir.
Boşanmaya ilişkin aralarında mutabakata varmış bulunan eşlerin kusurlu olup olmadıkları önemli olmadığı gibi boşanabilmek için mahkemeye herhangi bir maddi vakıa veya delil sunma zorunlulukları da bulunmamaktadır. “Taraflar tek bir konuda anlaşamamış olsalar dahi, delil toplanmadan karar verilemez. Bu gibi hallerde tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde delilleri toplanıp Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesinin 1, 2 ve 4. fıkralarına göre değerlendirme yapılmalıdır. Mahkemeye sunulacak delillerin bir listesinin hazırlanması, delillerin geçerliliğini sağlamak adına önemlidir.
Delil listesi; boşanma davasında sunulacak olan delillerin ayrıntılı bir şekilde sıralandığı ve açıkça belirtildiği bir belgedir. Bu liste, boşanma sebeplerinin mahkeme önünde ispatlanabilmesi için gerekli olan tüm delilleri içerir. Boşanma sebepleri, örneğin aldatma, ayrılık, fiziksel veya duygusal şiddet, madde bağımlılığı, medeni esaslar gibi durumları kapsar ve bunların her biri için geçerli deliller sunulmalıdır.
Boşanmayı teklif eden taraf, boşanma sebeplerini ispatlamakla yükümlüdür. Bu, delil listesinde yer alan tanık ifadeleri, yazılı belgeler, ses kayıtları, mesajlar, fotoğraflar gibi her türlü somut delil ile desteklenmelidir. Mahkeme, bu delilleri değerlendirerek, boşanma kararını verir.
Boşanma davasında tarafların, boşanma sebeplerini ispatlamak için gerekli delilleri toplaması gerekir. Örneğin aldatma durumu varsa, telefon kayıtları, mesajlaşmalar, tanık ifadeleri gibi deliller toplanmalıdır. Şiddet durumunda ise, hastane raporları, şikayet dilekçeleri, tanıklar gibi deliller önemlidir. Sağlık, iş, çocuklar veya mal paylaşımı gibi diğer konularda da geçerli deliller toplanmalıdır. Mahkeme boşanma davalarında re ’sen (kendiliğinden) delil toplamaz. Mahkeme, belirtilen delilleri zamanında incelemesi gerektiğinden, geç kalınan deliller davanın uzamasına veya delil geçerliliğinin sorgulanmasına neden olabilir.
Evet, tanıkların düzgün bir şekilde hazırlanması ve davaya sunulması, boşanma davasının hızlandırır.Tanık hazır bulunmadığı taktirde dinlenemez ve kanıtlanamayan somut olaylar için hakim karar veremez bu yüzden de duruşma bir sonraki tarihe ertelenir. Tanıklar hazır bulunduğu takdirde süreç hızlanır.
Çekişmeli boşanma davaları, taraflar arasındaki anlaşmazlıkların yoğun olduğu, daha karmaşık ve uzun süren davalardır. Çekişmeli boşanma davasında ilk duruşma, ön inceleme duruşmasıdır. Bu duruşmada, mahkeme taraflara uzlaşma olup olmadığını sorar. Eğer taraflar uzlaşmazsa, davacı ve davalı arasındaki iddia ve savunmalar belirlenir. Çekişmeli boşanma davasında savunmalar netleştikten sonra, tahkikat aşamasına geçilir. Ayrıca, davalıya çekişmeli boşanma tebligatının yapılıp yapılmadığı da kontrol edilir; eğer tebligat yapılmamışsa, dava usulüne uygun şekilde ilerlemez. Bu tür davalarda boşanma sebepleri, mal paylaşımı, çocukların velayeti gibi önemli konularda taraflar arasında yoğun bir itiraz ve tartışma olabilir. Her iki taraf da iddia ve savunmalarını sunar, tanıklar dinlenir, deliller toplanır ve uzman raporları alınabilir. Ayrıca, taraflar uzlaşmazlarsa mahkeme süreci uzar çünkü mahkeme her detayı titizlikle inceleyerek adil bir karar vermek ister. Tüm bu süreçler zaman alır, bu da davanın uzun sürmesine neden olur.
Çekişmeli boşanma davalarının uzun sürmesinin birçok nedeni vardır. İlk olarak, taraflar arasında mal paylaşımı, çocukların velayeti gibi konularda ciddi anlaşmazlıklar bulunur. Her iki taraf da kendi lehine bir karar verilmesini istediği için, bu anlaşmazlıklar çözülene kadar dava uzar. Ayrıca, tarafların iddiaları ve savunmaları arasında çelişkiler olabilir, bu da mahkemenin her iki tarafın beyanlarını detaylı bir şekilde incelemesini gerektirir. Tanıkların dinlenmesi, delillerin toplanması ve uzman raporlarının alınması da zaman alır ve süreci uzatabilir. Mahkeme yoğunluğu, tebligat sorunları ve duruşmaların sıklığının azalması da davanın uzun sürmesine yol açan diğer etkenlerdir. Tüm bu faktörler, çekişmeli boşanma davalarının genellikle uzun ve karmaşık bir süreç olmasına neden olur.
Taraflar anlaşmalı boşanmaya karar verirlerse tek celsede yani ilk duruşmada boşanma kararı çıkar. Bunun gerçekleşebilmesi için tarafların duruşmada hazır bulunuması ve boşanma iradelerini açıklamaları gerekmektedir ayrıca üzerinde anlaşamadıkları bir uyuşmazlık bulunmamalıdır çünkü protokolde düzenlenmesi gereken bazı hususlar vardır (mal paylaşımı, velayet, nafaka) bu hususlarda anlaşılmadığı taktirde hakim bir karar verir taraflar bunu kabul etmezlerse dava çekişmeli hale gelir ve ilk duruşmada boşanma kararı çıkmaz.Bu yüzden anlaşmalı boşanmak isteyen çiftler avukattan usulüne uygun bir protokol hazırlanması konusunda yardım almaları gerekmektedir.
Eşin boşanmayı kabul etmemesi süreci yavaşlatır. Çekişmeli boşanma davalarında, eşin boşanmayı kabul etmemesi, sürecin daha karmaşık ve uzun olmasına neden olabilir. Çünkü bu durumda, mahkeme tarafların iddia ve savunmalarını detaylı bir şekilde incelemek zorunda kalır ve boşanma kararını vermek için daha fazla zaman harcar. Ayrıca, eşin boşanmayı kabul etmemesi, taraflar arasında anlaşmazlıkların büyümesine, mal paylaşımı, çocukların velayeti gibi konularda daha fazla tartışma yaşanmasına yol açabilir.
Eğer eş boşanmayı kabul etmezse, dava daha çok delil sunma, tanık dinleme ve uzman raporları gibi aşamaları içerir. Bu da davanın süresini uzatabilir. Ancak, boşanmayı kabul etmeyen eşin davada savunmalarını yapması ve mahkeme sürecine katılması gerektiğinden, mahkemenin verdiği karar bir süre sonra kesinleşebilir. Bu tür davalarda, sürecin hızlanması için tarafların uzlaşmaya varması, duruşmaların daha kısa sürede sonuçlanmasına yardımcı olur.
Hukuk mahkemelerinde, sadece hüküm sonucunun duruşmada bildirildiği (tefhim edildiği) durumlarda, gerekçeli kararın tefhim tarihinden itibaren bir ay içinde yazılması gerekir. Hükmün tefhiminden sonra yazılan gerekçeli kararın, davanın taraflarına, feri ve asli müdahileye tebliğ edilmesi zorunludur.
Boşanma davasında gerekçeli karar, mahkemenin boşanma talebine ilişkin kararını verirken, hangi hukuki nedenlere dayandığını yazılı olarak açıkladığı belgedir. Bu karar, mahkemenin boşanma sebebine ilişkin değerlendirmelerini, tarafların sunduğu iddia ve savunmalarını, delil durumunu ve yasal düzenlemeleri dikkate alarak neden boşanma kararı verdiğini ortaya koyar. Örneğin, boşanma davasında eşin sadakatsizliği, kötü muamelesi ya da diğer boşanma sebeplerine dair delillerin nasıl değerlendirildiği ve hangi hukuki normlara göre hüküm kurulduğu, gerekçeli kararda detaylı şekilde açıklanır.
Gerekçeli karar, hem mahkemenin kararının hukuka uygun olup olmadığının denetlenmesini sağlar hem de tarafların, verdikleri kararın neden lehe ya da aleyhe sonuçlandığını açıkça anlamalarına yardımcı olur. Boşanma davalarında taraflar, gerekçeli karar sayesinde hangi delillerin daha güçlü bulunduğunu, hangi savunmaların dikkate alındığını, boşanmanın hangi sebeplerle kabul edildiğini ya da reddedildiğini öğrenirler. Bu da onları, kararın doğruluğu ya da yanlışlığı hakkında bir fikir sahibi yapar.
Taraflar, gerekçeli kararın açıklanmasından sonra, beğenmedikleri kararlara karşı üst yargı mercilerine başvurabilirler.
Evet, istinafa ve temyize başvurmak boşanma sürecini uzatır. İlk derece mahkemeleri tarafından verilen boşanma kararları, kesinleşmeden icra edilemez. Yani, boşanma kararına karşı istinaf veya temyiz başvurusu yapılırsa, bu kararın kesinleşmesi gecikir. Kesinleşmedikçe, kararın icrası mümkün değildir. Tedbir nafakası, boşanma sürecinde verilen geçici bir nafaka türüdür ve kesinleşme beklenmeden icra edilebilir. Bu, boşanma davası sürecinde yoksulluğa düşme tehlikesi altındaki eşin veya çocukların maddi ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlar. İstinaf, ilk derece mahkemesinin kararının üst mahkeme (bölge adliye mahkemesi) tarafından yeniden incelenmesi anlamına gelir. Bu süreç, boşanma kararının kesinleşmesini geciktirir. Eğer istinaf mahkemesi kararın içeriğinde değişiklik yaparsa, karar tekrar değerlendirilir ve boşanma süreci uzar..Temyiz, istinaf mahkemesinin kararına karşı Yargıtay’a başvurulmasıdır. Yargıtay da kararın doğruluğunu kontrol eder. Temyiz süreci de boşanma kararının kesinleşmesini daha da uzatabilir.Boşanma süreci, istinaf veya temyiz başvuruları nedeniyle uzun bir süre alabilir, çünkü kararlar kesinleşmeden önce mahkemeler dosyayı yeniden inceleyebilir, duruşma yapabilir ve değişiklik yapabilir.
Boşanma davası açmadan önce hazırlık yapmak, davayı hızlandırır . İlk olarak, boşanma ile ilgili belgelerin önceden toplanması önemlidir. Bu belgeler, nafaka, mal paylaşımı ve çocukların durumu gibi konuları kapsayabilir ve dava sürecinin daha hızlı ilerlemesine yardımcı olur. Örneğin, gelir belgeleri, mal varlığı dökümleri ve banka hesap bilgileri gibi finansal veriler mahkemeye sunulabilir. Ayrıca, bir avukatla önceden görüşmek, dava sürecinin nasıl işleyeceği konusunda bilgi sahibi olmanızı sağlar ve avukatınızın davayı daha etkin bir şekilde yönetmesine olanak tanır. Boşanma sebeplerinin net bir şekilde belirlenmesi de sürecin hızlanmasına yardımcı olur, çünkü davada karışıklık yaşanmasının önüne geçilir. Özellikle anlaşmalı boşanma durumlarında, tarafların birbirleriyle mutabık kaldığı bir çözüm önerisinin hazırlanması, davanın daha hızlı sonuçlanmasını sağlayabilir. Bu şekilde, boşanma süreci daha düzenli ve hızlı bir şekilde ilerler.
Türkiye’de boşanma davalarının süresi, davanın türüne göre değişiklik gösterir. Anlaşmalı boşanma davaları, tarafların tüm konularda anlaşmaya vardığı durumlarda oldukça hızlı sonuçlanır ve genellikle 1-3 ay içinde tamamlanır. Bu süreçte taraflar birlikte başvurur ve her konuda anlaşarak mahkemeye sunarlar, bu da sürecin hızla tamamlanmasını sağlar. Ancak, çekişmeli boşanma davaları daha karmaşık olduğu için çok daha uzun sürebilir. Çekişmeli davalarda taraflar arasında anlaşmazlıklar bulunur ve nafaka, mal paylaşımı, çocukların velayeti gibi konularda mahkeme karar verir. Bu tür davalar, genellikle 6 ay ile 2 yıl arasında sürebilir, hatta daha uzun bir süre alması da mümkündür. Sonuç olarak, boşanma davalarının süresi, davanın türüne, karmaşıklığına ve mahkemenin yoğunluğuna bağlı olarak değişir.
Taraflardan birinin yurt dışında olması, boşanma sürecini yavaşlatabilmektedir çünkü yurtdışında olan taraf duruşmalara katılamaz ve iradesini,savunmasını hakim karşısında açıklayamaz. Bu durumda, mahkeme tarafın katılımını SEGBİS veya istinabe yoluyla sağlayabilir, ya da duruşmalara gelmesi zor olduğunda yazılı savunmalarını alabilir. Ayrıca, yurt dışında yaşayan kişi için yurt dışı tebligatı yapılması gerekebilir ve bu da bazı ek süreler ve yüksek masraflar yapılmasını gerektirir. Fakat anlaşmalı boşanma davasında istinabe veya SEGBİS yoluyla davaya katılım olmaz. Duruşmaya katılım zorunludur.

Boşanma en hızlı anlaşmalı boşanma davasıyla olur.Taraflardan biri veya iki taraf da mahkemeye başvurabilir.Biri başvurursa diğeri davayı kabul eder.Tarafların duruşmaya katılımı zorunludur ve öncesinde de protokol hazırlanmalıdır.Taraflar protokol üzerinde anlaşmaya varmalı ve çözülmemiş bir uyuşmazlık bulunmamalıdır çünkü aksi taktirde uyuşmazlığı hakim çözecektir bu da davanın uzaması demektir.
Türk Medeni Kanunu’na göre, boşanma, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olarak çeşitli sebeplerle gerçekleşebilir. Anlaşmalı boşanma durumunda, taraflar tüm meselelerde (nafaka, mal paylaşımı, çocukların velayeti gibi) anlaşarak duruşmada evlilik birliğini sonlandırma iradelerini mahkemeye açıklayarak ve protokolü düzenleyerek hızlı bir şekilde boşanma kararı alabilirler. Çekişmeli boşanma durumunda, zina, fiziksel şiddet, hayata kast, şiddetli geçimsizlik, madde bağımlılığı gibi durumlar evlilik birliğini sona erdiren davaranışlardır ve hakim bu davranışlar sonucunda delil yeterliyse hemen boşanma kararı verir. Ayrıca, psikolojik şiddet, hakaret veya toplum tarafından kabul edilemeyecek davranışlar da boşanma sebepleri arasında yer alır. Evin terk edilmesi ve uzun süreli ayrılıklar da evliliği sürdürülemez hale getirir. Bu durumlarda hakim eğer kanaat getirirse hemen boşanma kararı verir.
Çekişmeli boşanma davası genellikle taraflar arasında anlaşmazlıkların bulunduğu, nafaka, mal paylaşımı, çocukların velayeti gibi konularda uyuşmazlıkların olduğu durumları kapsar. Bir avukat, davanın nasıl ilerleyeceğini ve nasıl yönlendirmesi gerektiğini bilir bu yüzden avukata danışmak süreci hızlandırır. Tarafların uzlaşmaya varmaları durumunda,delil ve belgelerin önceden hazırlanması boşanma davasını hızlandırır.
Evet, anlaşmalı boşanma kapsamında 1 günde boşanmak mümkündür, ancak bazı koşulların sağlanması gerekir. Anlaşmalı boşanma, tarafların her konuda anlaşmaya vardığı ve boşanmayı karşılıklı olarak istedikleri durumlarda uygulanabilir. Anlaşmalı boşanma başvurusu yapıldıktan sonra, tarafların duruşmaya katılması gerekmektedir. Duruşmada her iki taraf da boşanmak istediklerini belirtmeli ve hakim, her iki tarafın iradesine uygun olarak boşanma kararı verir.
Çekişmeli boşanma davalarında ilk duruşma genellikle ön inceleme duruşmasıdır. Bu duruşma, davanın başında yapılır ve davanın seyrini belirlemek için önemli bir aşamadır. Ön inceleme duruşmasında hakim, tarafların sundukları dilekçeleri ve belgeleri inceler, bu belgelerdeki bilgileri gözden geçirir.
Taraflara, iddia ve savunmalarının dayanağı olan vakaların her birini açıklayarak, bu vakaların ispatını sağlayacak delillerini sunmaları için süre verilir. Ayrıca, dilekçelerin karşılıklı verilmesi de sağlanarak tarafların tüm iddiaları ve savunmaları mahkemeye sunulur.Ön inceleme duruşması yapılır, ardından tahkikata (soruşturma aşaması) geçilir. Bu süreçte, her iki tarafın sunduğu delillerin toplanması ve incelenmesi gerekir. Nihayetinde, tüm deliller ve bilgiler ışığında, sonuç doğrultusunda karar verilmesi için gerekli hazırlık yapılır.
Anlaşmalı boşanma, çekişmeli boşanmaya göre çok daha hızlı sonuçlanır. Anlaşmalı boşanma, tarafların boşanma ve diğer tüm meselelerde (nafaka, mal paylaşımı, çocukların velayeti gibi) uzlaşmaya varmış olmalarını gerektirir. Taraflar, tüm bu konularda anlaşarak bir protokol hazırlar ve mahkemeye sunar. Mahkeme, tarafların iradelerini onayladıktan sonra, boşanma kararı verebilir ve süreç çok hızlı ilerler. Genellikle anlaşmalı boşanmalarda tek bir duruşma yeterli olabilir. Öte yandan, çekişmeli boşanmada ise taraflar arasında anlaşmazlıklar ve uyuşmazlıklar söz konusudur. Bu tür davalar daha uzun sürebilir çünkü her iki tarafın iddiaları, delilleri ve savunmaları tek tek incelenir, daha fazla duruşma yapılır ve karar verilmeden önce daha ayrıntılı bir inceleme gereklidir. Bu nedenle, anlaşmalı boşanma davaları, çekişmeli davalara kıyasla daha kısa sürede sonuçlanır.
Boşanma davalarının hızlanması için çeşitli adımlar atılabilir. İlk olarak, anlaşmalı boşanma tercih edilmesi, süreci hızlandırmanın en etkili yollarından biridir. Tarafların mal paylaşımı, nafaka, çocukların velayeti gibi konularda uzlaşması durumunda, mahkeme sadece bir duruşma ile boşanma kararı verebilir. Ayrıca, duruşmalara düzenli katılım, belgelerin zamanında sunulması ve protokolün doğru şekilde hazırlanması, işlemlerin hızla tamamlanmasını sağlar. Eğer boşanma çekişmeli ise, tarafların anlaşmazlıklarını daha hızlı bir şekilde çözmeye yönelik çabalar gösterilmeli. Mahkeme tarafından öngörülen sürelerin takibinin yapılması ve tarafların birbirlerine sürekli olarak yanıt verme sürelerini beklememeleri, sürecin hızlanmasına yardımcı olur. Son olarak, boşanma sürecinde bir avukatın desteği, hukuki prosedürlerin doğru şekilde takip edilmesi açısından önemlidir ve tüm sürecin düzgün bir şekilde ilerlemesine olanak tanır.
İlk Duruşmada Boşanma Kararı Çıkar Mı?
İlk duruşmada boşanma kararı çıkması, genellikle anlaşmalı boşanma davalarında mümkündür. Eğer taraflar, boşanma ve diğer tüm konularda (nafaka, mal paylaşımı, çocukların velayeti vb.) anlaşmaya varmışlarsa ve mahkemeye sundukları protokol doğru şekilde düzenlenmişse, hakim genellikle ilk duruşmada boşanma kararı verir.
Boşanma davasında hâkim, tüm delillerin ve savunmaların sunulmasının ardından karar verir. Anlaşmalı boşanma davalarında, taraflar uzlaşarak bir protokol sunduysa, hâkim genellikle ilk duruşmada karar verebilir. Ancak çekişmeli boşanmalarda, hâkim her iki tarafın iddialarını, savunmalarını ve delillerini inceledikten sonra karar verir.
Boşanma davasında tanık göstermek, süreci hızlandırmaz, aksine daha da uzatabilir. Tanıkların dinlenmesi, mahkemeye ek süreler ve yeni duruşmalar ekler. Tanıkların beyanları, delil sunumunu karmaşıklaştırabilir ve hâkimin karar vermesi için daha fazla zaman gerektirebilir. Bu yüzden, tanıkların yalnızca davanın seyrini etkileyebilecek önemli delilleri sunduğunda gösterilmesi, süreci daha verimli hale getirmektedir.
Evet, eşin boşanmayı kabul etmemesi, davayı uzatır. Çekişmeli boşanmalarda, taraflar arasında anlaşmazlıklar varsa, mahkeme süreci uzar. Eşin boşanmayı kabul etmemesi, hâkimin daha fazla duruşma yapmasını, delil toplamasını ve tarafların savunmalarını dikkatle incelemesini gerektirir.
Anlaşmalı Boşanma Kaç Celsede Biter?
Anlaşmalı boşanma, taraflar arasında tüm şartlar üzerinde anlaşma sağlanarak gerçekleşir. Eğer protokol doğru şekilde hazırlanmışsa ve taraflar duruşmaya katılıp boşanma iradelerini ifade ederse, mahkeme genellikle tek bir celse ile boşanma kararını verebilir. Bu, anlaşmalı boşanmanın en hızlı sonuçlanmasını sağlar.
Çekişmeli boşanma davaları, taraflar arasında ciddi anlaşmazlıklar olduğu için daha uzun sürer. Bu tür davalar, tarafların iddiaları, delilleri ve tanıklarıyla karmaşıklaşır. Çekişmeli boşanma davası ortalama olarak 1-3 yıl sürebilir.