ARABULUCULUK SÜRECİ NASIL İŞLER?

Arabuluculuk süreci, zorunlu ve ihtiyari arabuluculuk süreci olarak ikiye ayrılmaktadır. İhtiyari arabuluculuk, tarafların anlaşmazlıklarını çözmek için gönüllü olarak başvurduğu bir süreçtir. Burada taraflar, bir arabulucu eşliğinde anlaşma sağlamaya çalışır. Anlaşma olursa sorun çözülmektedir olmazsa dava yoluna gidilebilir. Bu süreçte arabulucunun hizmet bedeli, taraflarca ödenir.

Zorunlu arabuluculuk ise kanunla belirlenmiş durumlarda uygulanır. Örnek vermek gerekirse işçi alacakları veya ticari uyuşmazlıklarda dava açmadan önce arabuluculuk şarttır. Bu süreçte anlaşma sağlanamazsa dava açılabilir. Zorunlu arabuluculukta ise anlaşma olmadığı takdirde de arabuluculuk ücreti devlet tarafından karşılanır.

Yazının devamında arabuluculuk sürecinin aşamaları, avantajları anlatılacak ve sıkça sorulan sorulara detaylı cevaplar verilecektir. Keyifli okumalar dileriz.

ARABULUCULUK NEDİR?

Arabuluculuk, taraflar arasındaki uyuşmazlığın menfaat temelli bir çözüme ulaşması için, tarafsız ve bağımsız bir üçüncü kişi (arabulucu) tarafından yürütülen bir süreçtir. Arabulucu, tarafları bir araya getirerek, onların kendi çözümlerini üretmelerini sağlar ve bu süreç gönüllülük esasına dayanır. Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na göre, arabuluculuk, sistematik teknikler kullanılarak taraflar arasında iletişim kurulmasını, birbirlerini anlamalarını ve çözüm üretmelerini kolaylaştıran bir yöntemdir. Arabulucu, tarafların anlaşamaması durumunda çözüm önerileri de sunabilir. Bu süreç ise uzmanlık eğitimi almış, tarafsız ile bağımsız bir kişinin rehberliğinde, ihtiyari olarak yürütülmektedir.

Whatsapptan avukata soru sor

ARABULUCULUK SÜRECİNE KİMLER BAŞVURABİLİR?

Taraflar, dava açmak yerine bu yöntemi tercih edebilir ve mahkeme kararı beklemeksizin süreci başlatabilirler. Dava öncesinde veya dava sürerken de arabuluculuğa yönelebilirler. İşçi-işveren uyuşmazlıkları ve bazı ticari davalar için dava şartı olarak zorunlu tutulabilirken kira anlaşmazlıkları, ücret talepleri gibi birçok alanda isteğe bağlı olarak uygulanabilir. Süreç oldukça basittir; tarafların arabuluculuk merkezlerine yahut arabuluculara direkt olarak başvurmaları yeterlidir.

Arabuluculuk sürecine şu kişiler başvurabilmektedir;

  • Gerçek Kişiler: Hukuki uyuşmazlık yaşayan kişiler,
  • Tüzel Kişiler: Şirketler, vakıflar, dernekler vd.
  • Avukatlar: Avukatlar, müvekkilleri adına arabulucuya başvurabilirler,
  • Kamu Kurumları ve Belediyeler: Taraf oldukları özel hukuk uyuşmazlıklarında başvurabilirler.

ARABULUCULUK SÜRECİ NASIL BAŞLATILIR?

Arabuluculuk süreci, tarafların gönüllü kararlarıyla veya mahkemenin yönlendirmesiyle başlatılabilir. Mahkemeler, uyuşmazlıkların daha hızlı, dostane bir şekilde çözülmesi için taraflara arabuluculuk yöntemini önerebilmektedir. Bir taraf arabuluculuk talebinde bulunursa diğer tarafın bu teklifi 30 gün içinde yanıtlaması gerekir; aksi halde teklif reddedilmiş sayılır.

Maddi imkânı kısıtlı olan taraflar, arabuluculuk bürosunun bulunduğu yer sulh hukuk mahkemesine başvurarak adli yardım talep edebilir. Uygun görülmesi durumunda, arabuluculuk masrafları devlet tarafından karşılanır.

Arabuluculuk süreci 2 farklı şekilde başlatılabilir;

1.      Tarafların Kendi İradesiyle Başvurması

Taraflardan biri, uyuşmazlığı arabuluculuk yoluyla çözmek isterse yetkili arabuluculuk bürosuna veya adliyelerdeki arabuluculuk merkezine başvuruda bulunabilir. Bu başvuru, dava açmadan önce veya dava sürecinde yapılabilir. Başvuran taraf, arabulucu seçimi yapabilir veya sistem tarafından bir arabulucu atanmasını talep edebilir. Belirlenen arabulucu, karşı tarafa süreci başlatma teklifinde bulunur. Karşı tarafın 30 gün içinde bu teklife yanıt vermemesi durumunda, teklif reddedilmiş sayılır.

2.      Mahkemenin Yönlendirmesiyle Arabuluculuk

Bazı davalar için arabuluculuk sürecinin denenmesi zorunludur. İş hukuku, ticaret hukuku ve tüketici uyuşmazlıklarında, dava açmadan önce zorunlu arabuluculuk sürecinin tamamlanması gerekir. Aksi takdirde dava usulen reddedilir. Mahkeme, davanın görüldüğü aşamada da taraflara arabuluculuğa başvurma tavsiyesinde bulunabilir. Taraflar kabul ederse arabulucu atanır ve süreç başlatılır.

ARABULUCULUKTA TARAFLARIN HAK VE YÜKÜMLÜLÜKLERİ

Arabuluculuk sürecinde tarafların hakları oldukça önemlidir. Süreçte taraflar eşit haklara sahiptir ve arabulucu, tüm taraflara tarafsız bir şekilde yaklaşır. Paylaşılan bilgilerin gizliliği esastır ve bu bilgiler mahkemede veya başka bir ortamda kullanılamaz. Taraflar, kendi çözüm önerilerini oluşturma ve bu öneriler üzerinden anlaşmaya varma konusunda serbesttir. Sürecin herhangi bir aşamasında taraflar arabuluculuğu sonlandırabilir ve yargı yoluna başvurma hakkına sahiptir. Ayrıca taraflar, sürecin işleyişi, hakları ve yükümlülükleri hakkında açık, detaylı bilgi alma hakkına sahiptir ve bu, sürecin şeffaflığını sağlar.

Arabuluculuk sürecindeki taraflar, çözüm odaklı hareket ederek iyi niyet göstermelidir. Süreç boyunca verilen bilgilerin gizliliğini korumaları ve başka yerlerde kullanmamaları gerekir. Arabulucunun yönlendirmelerine uymak ve toplantılara düzenli olarak katılıp aktif bir şekilde sürece dahil olmak, tarafların sorumlulukları arasındadır. Ayrıca arabuluculuk ücretleri ve masrafları anlaşmaya uygun bir biçimde, belli bir plan dahilinde paylaşılmalı ve ödenmelidir.

Arabuluculuk süreci boyunca tarafların hakları;

  • Gönüllülük ve Serbest Katılım Hakkı;

Her ne kadar zorunlu arabuluculuk kurumu da olsa taraflar, müzakereleri devam ettirip ettirmeme hususunda özgürdürler.

  • Eşitlik Hakkı

Adil yargılanma hakkı ve hukuki dinlenilme haklarının bir tezahürü olan eşitlik hakkı, arabulucunun her iki tarafa da eşit şekilde tavır alması ve dinlemesini içermektedir. İki tarafa da yönlendirme kesinlikle yapmamalıdır.

  • Gizlilik Hakkı

Arabuluculuk görüşmesinde anlatılan ve konuşulan tüm hususlar gizli kalmak zorundadır. Arabulucu, görüşmede öğrendiklerini asla başka bir yerde kullanmamalıdır.

  • Anlaşıp Anlaşmama veya Dava Açma Hakkı

Taraflar anlaşmak veya anlaşmamak konusunda özgürdürler. Şayet anlaşamama durumunda dava yoluna gidilebilir.

ARABULUCULUK SÜRECİNİN AŞAMALARI NELERDİR?

Arabuluculuk süreci üç temel aşamadan oluşmaktadır. İlk aşama, hazırlık aşamasıdır. Bu aşamada arabulucu, taraflardan uyuşmazlıkla ilgili genel bilgi alır ve müzakerelerin zamanı, yeri ve şeklini belirler. İkinci aşama, müzakere aşamasıdır. Arabulucu, tarafları süreç hakkında bilgilendirir ve uyuşmazlığın niteliğine göre birlikte yahut ayrı ayrı görüşmeler yürütür. Son aşama sürecin tamamlanmasıdır. Bu aşamada ise taraflar anlaşma sağlayarak süreci sonlandırabilmektedir yahut anlaşma sağlanamazsa süreç başarısızlıkla sonuçlanır. Her aşama, tarafların aktif katılımını ve iş birliğini gerektirir.

arabuluculuk süreci
arabuluculuk süreci

ARABULUCUNUN GÖREVLERİ NELERDİR?

Arabulucunun vazifesinin icrasında çeşitli görevleri de bulunmaktadır. Bu görevler şu şekilde sıralanabilir:

  1. Unvan Belirtme: Arabulucu, görevini icra ederken unvanını açıkça belirtmelidir.
  2. Ücret Almama: Arabulucu, aracılık veya tavsiye karşılığında ücret talep edemez.
  3. Özen ve Tarafsızlık: Görevini özenle, şahsen, bağımsız ve tarafsız bir şekilde yerine getirmelidir.
  4. Aydınlatma Yükümlülüğü: Tarafları süreç hakkında bilgilendirmekle yükümlüdür.
  5. Eşitliği Sağlama: Taraflar arasında eşitliği korumak zorundadır.
  6. Avukatlık Yasağı: Arabulucu, görev yaptığı uyuşmazlıkla ilgili davada taraflardan birinin avukatı olamaz.
  7. Reklam Yasağı: İş elde etmek amacıyla reklam yapamaz ve unvanları dışında sıfat kullanamaz.

Bu kurallar, arabuluculuk sürecinin güvenilir ve adil bir şekilde yürütülmesini sağlamaktadır.

ARABULUCULUK GÖRÜŞMELERİ NASIL YAPILIR?

Arabuluculuk sürecine katılım çeşitli şekillerde gerçekleşebilmektedir. En ideal durum ise tarafların şahsen ve avukatlarıyla beraber oturumlara katılmalarıdır. Ancak taraflar tek başlarına gelebilecekleri gibi yalnızca avukatları aracılığıyla da temsil edilebilirler. Vesayet altındaki kişiler vasileri, velayet altındakiler ise velileri tarafından temsil edilir. Ticari uyuşmazlıklarda ise işletmeyi temsile yetkili kişi, tek başına veya şirket avukatıyla birlikte katılabilir.

İş hukuku uyuşmazlıklarında özel bir düzenleme mevcuttur; işverenin sigortalı çalışanı, yazılı yetki belgesiyle işvereni temsil edebilir. Bu durum yalnız iş hukuku alanına özgüdür. Ayrıca, tüm tarafların onayı alınması koşuluyla, çözüme katkı sağlayabilecek uzmanlar da oturumlara davet edilebilir.

ARABULUCULUK ANLAŞMASI NASIL YAPILIR?

Arabuluculuk sözleşmesi, arabuluculuk sürecini başlatan ve taraflar ile arabulucunun hak ve sorumluluklarını belirleyen önemli bir anlaşmadır. Genellikle tarafların uyuşmazlık çözümü için arabulucu seçip birlikte karar vermelerinin ardından düzenlenir. Bu sözleşme, arabuluculuk yönteminin temel taşıdır ve içeriği, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu (HUAK) hükümleri ile bu yasadaki temel ilkeler doğrultusunda hazırlanır.

Arabuluculuk faaliyetinin düzenlenmesinde ve sürecin sağlıklı işlemesinde arabuluculuk sözleşmesi büyük bir rol oynar.

ARABULUCULUKTA ANLAŞMAZLIK DURUMUNDA NE OLUR?

Arabuluculuk sürecinin sonunda anlaşma sağlanamaması halinde anlaşmazlık son tutanağının düzenlenmesinden sonra arabulucu, tarafları arabuluculuk tahkim yoluna devam etmeleri konusunda;

Arabuluculuk-tahkimin esasları, süreci ve hukuki sonuçları hakkında aydınlatıp arabuluculuk tahkim yoluyla uyuşmazlığından çözülmesinin sosyal, ekonomik ve psikolojik açıdan faydalarının olabileceğini hatırlatarak teşvik edebilir. Bu teşvik üzerine devam edilmesinin kabulü halinde ilgili tahkim merkezi tarafından arabulucuya, bilgilendirme ücreti ödenir.

ZORUNLU ARABULUCULUK SÜRECİ NASIL İŞLER?

Zorunlu arabuluculuk, dava şartı olarak bilinen ve uygulamada bazı davalar için öncelikli bir süreçtir. Bu yöntemde, tarafların dava açmadan önce arabulucuya başvurmaları gereklidir. 7036 sayılı Kanun ile Türkiye’de iş, ticaret ve tüketici davaları gibi bazı uyuşmazlıklar için zorunlu arabuluculuk sistemi getirilmiştir. Adalet Bakanlığı’nın arabulucu portalından yönlendirme yapılır ve arabulucu, tarafları müzakereye çağırarak süreci yönetir.

İş davaları en fazla üç haftada, ticari davalar ise altı haftada sonuçlanır. Anlaşma sağlanırsa anlaşma tutanağı hazırlanarak imzalanır, aksi durumda anlaşmazlık son tutanağı hazırlanarak dava yoluna gidilir. Arabuluculuk ücretleri, taraflar anlaşmazlığa varamazsa devlet tarafından (Adalet Bakanlığı Bütçesi ile) karşılanır. Bu sistem, hızlı- adil çözüm amaçlamaktadır.

İHTİYARİ ARABULUCULUK SÜRECİ NASIL İŞLER?

İhtiyari arabuluculuk, tarafların kendi iradeleriyle başlattığı ve tamamen gönüllülük esasına dayanan bir süreçtir. Taraflar, anlaşmazlıklarını çözmek amacıyla bir arabulucu seçerek görüşmelere başlama özgürlüğüne sahiptir. Bu süreçte taraflar, süreci devam ettirme, sonuçlandırma veya süreci sonlandırma kararlarını özgürce verebilir.

Arabulucu, tarafları bir araya getirerek müzakereleri kolaylaştırır. Anlaşma sağlandığında bir tutanak düzenlenip imzalanır; aksi takdirde dava açma seçeneği değerlendirilir. İhtiyari arabuluculuk sürecinin masrafları, taraflar tarafından karşılanmaktadır. Şayet aksi kararlaştırılmadıysa ihtiyari arabuluculuk masrafları eşit olarak karşılanmaktadır. Fakat taraflar arasındaki anlaşmayla bu değişebilmektedir.

ARABULUCULUK HANGİ UYUŞMAZLIKLARDA UYGULANIR?

Türkiye’de 6325 sayılı kanunla düzenlenen arabuluculuk, tarafların serbestçe tasarruf edebilecekleri özel hukuk anlaşmazlıklarında uygulanmaktadır.

İşçi-işveren ilişkilerinden doğan tazminat talepleri, ticari alacak-verecek meseleleri, marka-patent sorunları, belirli tüketici şikayetleri, kira sözleşmesi uyuşmazlıkları ve sigorta anlaşmazlıkları arabuluculuk sistemine uygun görülmektedir. Bu yapı, mahkeme süreçlerini hafiflettiği gibi aynı zamanda taraflara daha hızlı ve ekonomik çözümler sunmaktadır.

Fakat her konu arabuluculuğa elverişli değildir; özellikle aile içi şiddet olayları, Ceza Muhakemesi Kanunu kapsamındaki uzlaştırmaya tabi suçlar ve kamu düzenini ilgilendiren, tarafların üzerinde serbestçe tasarrufta bulunamayacağı anlaşmazlıklar bu sistemin dışında tutulmuştur. Arabuluculuk, yargı sistemine alternatif olmaktan ziyade onu tamamlayıcı bir mekanizma olarak çağdaş hukuk sistemimizde yerini almıştır ve giderek yaygınlaşmaktadır.

Arabuluculuğun uygulanabileceği uyuşmazlıklar şu şekildedir;

ARABULUCULUK ANLAŞMASININ HUKUKİ BAĞLAYICILIĞI

Arabuluculuk süreci sonunda imzalanan anlaşma belgesi, mahkeme dışı sulh sözleşmesi niteliğindedir. Bu tür sözleşmelerden genellikle geri dönülemez. Lakin, anlaşma bir maddi hukuk sözleşmesi olduğu için, irade sakatlığı (hata, hile, ikrah) veya aşırı yararlanma gibi durumlarda iptal edilebilir. Bu istisnai haller dışında, tarafların anlaşmaya bağlı kalması ve uyması beklenir. Arabuluculuk anlaşmaları, tarafların uzlaşmasını hukuki güvence altına almaktadır.

ARABULUCULUK SÜRECİ NASIL İŞLER

ARABULUCULUK SÜRECİNDE BELGELERİN DÜZENLENMESİ

Arabuluculuk sürecinde düzenlenen belgeler, tarafların haklarını korumak ve uzlaşmanın hukuki geçerliliğini sağlamak amacıyla hazırlanmaktadır.

Başvuru Belgesi, tarafların kimlik ve uyuşmazlık bilgilerini içerir. Davet Mektubu, arabulucunun tarafları ilk toplantıya çağırması için hazırlanır. Her oturumda Oturum Tutanağı tutulur ve tarafların görüşleri kaydedilir. Sürecin sonunda, anlaşma durumunda Anlaşma Tutanağı, aksi durumda ise Son Tutanak düzenlenir. Anlaşma sağlanırsa, hazırlanan Anlaşma Belgesi imzalanır ve ilam niteliği kazanır.

ARABULUCULUK SÜRECİNİN TAMAMLAMA SÜRESİ NE KADARDIR?

Arabuluculuk, hızlı bir uyuşmazlık çözüm yöntemi olmakla beraber arabuluculuk sürecinin uzunluğu, birkaç saat ile birkaç hafta arasında değişebilir. Genelde tarafların anlaşma sağlama hızına ve konunun karmaşıklığına bağlı olarak süre değişir. Özellikle iş hukuku ve tüketici uyuşmazlıklarında, süreç en fazla 3 haftada tamamlanmalıdır. Bu süre yeterli olmazsa, ek bir hafta daha verilmektedir.

 Ticari uyuşmazlıklarda ise süre 6 haftadır ve gerekirse 2 hafta daha uzatılarak toplamda 8 haftaya çıkarılır. Arabuluculuk, hızlı ve etkili bir çözüm sunarak tarafların zaman kaybını en aza indirir.

ARABULUCULUK SÜRECİNİN AVANTAJLARI NELERDİR?

Arabuluculuk sürecinin çeşitli avantajları bulunmaktadır. Gizlilik ilkesine bağlı olduğu için tarafların bilgileri korunur ve kontrol tamamen tarafların elindedir. Süreç, esnek bir şekilde tarafların ihtiyaçlarına göre düzenlenebilir. Arabuluculuk, ilişkilerin korunmasını teşvik ederken daha az stresli bir ortam sunmaktadır. Yaratıcı çözüm seçeneklerine olanak tanır. Zorunlu arabuluculukta anlaşma sağlanmazsa, ücret devlet tarafından karşılanır. Hukuken bağlayıcı olan anlaşma belgeleri sayesinde güvenli bir çözüm imkânı sağlar.

ARABULUCULUK SÜRECİNİN MALİYETİ NASIL BELİRLENİR?

Arabuluculuk süreci, tarafların anlaşmazlıklarını çözmek için tarafsız bir arabulucu eşliğinde yürütülen yapıcı bir yöntemdir. Arabuluculuk süreci, tarafların arabulucuya başvurmasıyla başlar. Arabulucu, tarafları davet eder ve ilk oturumda sürecin işleyişini, gizlilik ve eşitlik ilkelerini anlatır. Taraflar, kendi taleplerini dile getirir ve arabulucu, özel görüşmelerle sorunun kök nedenlerini anlamaya çalışır.

Anlaşma sağlanırsa, taraflar anlaşma tutanağını imzalar. Anlaşma olmazsa, süreç sonlandırılır ve dava yoluna gidilebilir. Arabuluculuk ücreti, aksine bir anlaşma yapılmamışsa taraflarca eşit paylaştırılmaktadır. Anlaşma durumunda, taraflar anlaşılan tutarın %6’sını arabulucuya ödenir. Eğer ki uyuşmazlık için birden fazla arabulucu görevlendirildiyse tutarın %9’u arabulucuya ödenmektedir. Belirtelim ki bu, konusu para olan uyuşmazlıklarda ilk 300.000 TL’lik kısım içindir.

Zorunlu Arabuluculukta ise durum farklıdır. İşçi-İşveren uyuşmazlıklarında zorunlu arabuluculuk kapsamında ilk 2 saatlik görüşme sonucunda anlaşma sağlanamazsa ücret devlet tarafından karşılanmaktadır. Eğer ki görüşme 2 saatten fazla sürer, fakat yine anlaşma sağlanamazsa bu durumda ücreti taraflar karşılamaktadır.

Ticari uyuşmazlıklarda ise yine 2 saatten fazla süren fakat anlaşma sağlanamayan durumlarda aksi yönde karar verilmedikçe ücret taraflarca eşit olarak paylaşılır. Fakat tarafların katılmaması, taraflara ulaşılamaması veya 2 saat sürüp anlaşma sağlanması halinde ücret Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenmektedir.

ARABULUCULUKTAN VAZGEÇİLİRSE NE OLUR?

Hem arabulucu hem taraflar, arabuluculuk sözleşmesine her zaman tek taraflı olarak son verebilirler. Bu sona erdirmenin niteliği, fesihtir. Ancak, vekalet sözleşmesinde vekil, arabuluculuk sözleşmesinde ise arabulucu açısından feshetme istifa olarak kabul edilebilir. Vekâlet sözleşmesinde vekalet verenin, arabuluculuk sözleşmesinde ise uyuşmazlığın taraflarının feshin yetkisi ise geri alma olarak adlandırılabilir. Dolayısıyla, geri alma ve istifanın, feshin vekalet sözleşmesindeki görünümleri olduğu kabul edilebilir.

ARABULUCULUK SÜRECİNDE GİZLİLİK ESASI NEDİR?

Arabuluculuk faaliyeti gizlilik ilkesi çerçevesinde yürütülen bir süreç olduğundan, tarafların açık şekilde rızaları bulunmadığı takdirde, arabuluculuk sürecinde gerçekleşen ikili ve özel görüşmelerde gizlilik kuralı esas olup, yapılan görüşmelerdeki bilgi ve belgelerin üçüncü kişilerle paylaşımı yasaklanmıştır. Özellikle ticari uyuşmazlıklardan kaynaklanan ihtilaflarda, uyuşmazlığın çözümü noktasında arabuluculuktaki gizlilik kuralının varlığı, arabuluculuğun tercih edilme sebebidir.

ARABULUCULUK SONUCUNDA TARAFLARIN HAKLARI VE SORUMLULUKLARI

Arabuluculuk süreci, tarafların hak ve sorumlulukları çerçevesinde adil bir zeminde yürütülür. Taraflar, kendilerini vekil veya bizzat temsil etme hakkına sahiptir ve süreçle ilgili bilgilendirilirler. İstedikleri anda süreci sonlandırabilirler ancak dava şartı hükümleri saklıdır. Sorumluluklar arasında eşitlik ilkesi, gizliliğin korunması ve mutabakat şartlarına uyum önemlidir. Zorunlu hallerde ilk toplantıya katılım mecburidir; aksi takdirde süreç sona erdirilebilir. Bu düzenlemeler, sürecin düzenli ve adil ilerlemesini sağlar.

Tarafların hakları şu şekildedir;

  • Temsil Hakkı: Taraflar sürece bizzat katılabileceği gibi vekil aracılığıyla da temsil edilebilirler.
  • Bilgilendirilme Hakkı: Arabulucu, sürecin amacı, işleyişi ve olası sonuçları hakkında tarafları aydınlatmakla yükümlüdür.
  • İstediği Anda Ayrılma Hakkı: Taraflar, istedikleri an arabuluculuk sürecinden çekilme hakkına sahiptir (dava şartı hükümleri hariç).
  • Eşit Söz Hakkı: Süreç boyunca her iki taraf da eşit derecede söz hakkına sahiptir.
  • Gizlilik Koruması: Arabuluculuk görüşmeleri, gizli yürütülür ve tarafların gizlilik hakkı korunur.

Tarafların yükümlülükleri ise;

  • Gizliliğe Uyum: Taraflar, sürecin gizliliğine riayet etmekle yükümlüdür.
  • İyi Niyetle Katılım: Arabuluculuk görüşmelerine dürüstlük ve iş birliği içinde katılmaları beklenir.
  • Zorunlu Toplantıya Katılım: Zorunlu arabuluculuk kapsamındaki ilk toplantıya katılmak mecburidir. Katılmayan taraf aleyhine sonuçlar doğabilir.
  • Mutabakata Uyum: Taraflar arasında imzalanan anlaşmaya uymakla yükümlüdürler.
  • Eşitlik İlkesine Saygı: Süreç boyunca karşılıklı saygı ve eşitlik esaslarına bağlı kalınmalıdır.

Şeklindedir.

ARABULUCULUK VE MAHKEME SÜRECİ ARASINDAKİ FARKLAR

Arabuluculuk, mahkeme sürecine göre daha hızlı ve ekonomik bir yöntemdir. Yargıda harçlar, icra masrafları ile karşı tarafın avukat ücretleri gibi mali yükler varken, arabuluculukta bu giderler bulunamamaktadır. Sürecin masrafsız ve risksiz yapısı, taraflara çözümü kendi iradeleriyle bulma imkânı tanımaktadır. Mahkeme süreçlerinin uzunluğuna kıyasla kısa sürede sonuç alınması, zaman ve para kaybını önler. Bu nedenlerle arabuluculuk, mali ve pratik açıdan oldukça avantajlı bir çözüm olmaktadır.

ARABULUCULUK SÜRECİNİN SONUCUNDA HANGİ BELGELER DÜZENLENİR?

Arabuluculuk süreci tamamlandığında, tarafların anlaşıp anlaşmadığı veya sürecin sonucu bir son tutanakla kayıt altına alınır. Bu tutanak, taraflar, kanuni temsilcileri, avukatlar veya yalnızca arabulucu tarafından imzalanabilir. Arabulucu, bu belge ve sonuçlar hakkında taraflara gerekli açıklamaları yapar. Süreç bittiğinde, arabulucu kendisine ulaştırılan belgeleri ve hazırlanan tutanağı beş yıl boyunca saklamakla yükümlüdür. Ayrıca tutanak örneğini bir ay içinde Genel Müdürlüğe iletmesi gerekir. Taraflar anlaşmaya varırsa, sulh sözleşmesine benzer bir anlaşma belgesi hazırlanır ve bu belge taraflar ile arabulucu tarafından imzalanır.

Tarafların anlaşması halinde bir anlaşması belgesi düzenlenir.

konya avukat iletişim

SIKÇA SORULAN SORULAR

Arabuluculuk Sürecinin Aşamaları Nelerdir?

Arabuluculuk süreci aşamaları genellikle başlangıç, hazırlık, açılış oturumu, müzakere, anlaşma ve sonlandırma aşamalarından oluşur. Başlangıçta taraflar arabuluculuğa başvurur ve bir arabulucu atanır. Hazırlık aşamasında taraflar uyuşmazlık konusunu belirlenir ve açılış oturumunda kurallar konur, gizlilik anlaşması yapılır. Müzakere aşamasında taraflar sorunları tartışır ve uzlaşma sağlanmaya çalışılır. Anlaşma sağlandığı takdirde belgeler imzalanır, sağlanamazsa uyuşmazlık tutanağı düzenlenir.

Arabuluculuk Davası Kaç Günde Sonuçlanır?

Arabuluculuk sürecinin süresi, uyuşmazlığın niteliğine, tarafların iş birliği seviyesine ve konunun karmaşıklığına bağlıdır.

Genellikle birkaç saat ve birkaç hafta arasında değişir. İş hukuku ve tüketici uyuşmazlıklarında süreç, en fazla 3 hafta içinde tamamlanmaktadır gerekirse bu süreye 1 hafta eklenebilir. Ticari uyuşmazlıklarda ise süreç 6 hafta sürer ve 2 hafta daha uzatılabilir. İhtiyari arabuluculukta ise süre tamamen tarafların anlaşmasına bağlıdır ve genelde çok daha kısa sürede sonuçlanmaktadır.

Arabulucu Kaç Gün Sonra Arar?

Arabulucunun taraflarla araması genelde sürecin başlamasından itibaren birkaç gün içinde gerçekleşir. Dava şartı arabuluculukta, atama sonrası 1-3 iş günü içinde taraflarla iletişim kurulur.

İhtiyari arabuluculukta bu süre daha kısa olabilir ve esnek bir şekilde yürütülür. Mahkeme yönlendirmesiyle atanan arabulucular, genellikle bir hafta içinde süreci başlatır. Süreç tarafların iş birliği ve arabulucunun yoğunluğuna göre değişiklik gösterebilir.

Arabulucuda Anlaşma Olursa Ne Olur?

Arabuluculuk sonucundan taraflarından anlaşması halinde anlaşmaya dair belge düzenlenir ve taraflar ile arabulucu tarafından bu belge imzalanır aynı zamanda belgenin kapsamı da taraflar tarafından belirlenir.

Arabuluculuk Görüşmesinden Ne Kadar Sonra Dava Açılmalı?

Arabuluculuk görüşmeleri anlaşmazlıkla sonuçlandığı takdirde dava açma süresi arabuluculuk sürecinin tamamlanmasından itibaren başlar ve bu süre 2 haftayı aşmamalıdır. Zorunlu arabuluculuk durumunda, süreç sonunda alınan belge dava açma hakkını sağlar.

Bu belge olmadan dava açılamamaktadır. Sürenin aşılmaması, davanın geçerliliği için önemlidir. Tarafların arabuluculuk başvurusunu tamamlaması, yasal süreçlerin düzgün işlemesi açısından gereklidir. Dava sürecine geçiş bu kurallara bağlıdır.

Arabulucuya Karşı Taraf Gelmezse Ne Olur?

Arabuluculuk sürecinde taraflardan biri katılmadığında, gönüllülük esasına dayalı olan süreç sona erer. Zorunlu arabuluculukta, katılmama durumu tutanakla belgelenmektedir ve dava açmak isteyen taraf için bu belge, sürecin tamamlandığını gösterir. İhtiyari arabuluculukta ise tarafların katılmaması, sürecin bitmesiyle sonuçlanır. Mahkemeler, zorunlu arabuluculukta katılmayan tarafın masrafları karşılamasını talep edebilir. Sürece katılmamak, uyuşmazlığın çözümünü geciktirir ve maliyetli bir mahkeme sürecine yol açabilir.

Arabuluculuk Görüşmesine 3 Kişi Katılabilir Mi?

Arabuluculuk görüşmelerine katılım, tarafların ve temsilcilerinin sayısına göre değişir. Taraflar, bizzat kendileri, kanuni temsilcileri veya avukatları aracılığıyla sürece dahil olabilir. Ayrıca, uyuşmazlığın çözümüne yardımcı olabilecek uzmanlar da davet edilebilir.

Temelde, bir arabuluculuk görüşmesine en az iki taraf (her biri bir temsilci) ve bir arabulucu katılır. Ancak, uzmanlar veya ek temsilciler de sürece dahil olabilir. Örneğin, bir şirket müdürü, avukatı ve teknik uzman aynı anda görüşmede bulunabilmektedir. Bu durumda, katılımcı sayısı artmaktadır lakin temel yapı iki taraf ve arabulucudan oluşur.

Arabuluculuk Görüşmeleri Nerede Yapılır?

Arabuluculuk görüşmeleri, tarafların; arabulucunun ortak kararıyla farklı mekanlarda yapılabilir. Arabuluculuk görüşmeleri için sık tercih edilen yerler, arabuluculuk büroları yahut arabulucuların ofisleridir. Bu ortamlar profesyonel ve tarafsız olduğundan tercih edilmektedir. Tarafların ofisleri, mahkeme birimleri yahut otel gibi tarafsız mekanlar da kullanılabilir. Online görüşmeler ise farklı şehirlerdeki taraflar için pratiktir. Mekan seçimi, sürecin gizliliğini, etkinliğini ve tarafların rahatlığını önceliklendirir.

Arabulucu Taraf Tutar Mı?

Arabulucu, tarafsızlık ve bağımsızlık ilkelerine bağlı kalarak hareket etmektedir. Bu, arabuluculuğun temel prensiplerinden biridir. Arabulucu, taraflardan hiçbirinin çıkarını öncelikli tutmaz yahut bir tarafı kayırmaz. Her iki tarafın da haklarını ve menfaatlerini eşit şekilde korur.

Arabulucunun rolü, taraflar arasında adil bir köprü kurmak ve çözüm sürecini kolaylaştırmaktır. Bu nedenle, arabulucu hiçbir şekilde taraflardan birinin lehine veya aleyhine davranamaz.

Dava Sonunda Arabuluculuk Ücreti Nereye Ödenir?

Dava sonunda taraflar anlaştığı takdirde, arabuluculuk ücreti adliye arabuluculuk bürosuna yatırılmaktadır. Arabuluculuk bürosu, kesintileri yaparak ödemeyi arabulucunun banka hesabına aktarır. Eğer taraflar anlaşamazsa ve dava şartı arabuluculuk yapılmışsa, iki saate kadar olan ücret Adalet Bakanlığı tarafından karşılanır. Bu durumda, ücretin ödenmesi Cumhuriyet Başsavcılığı işlemleri sonrası gerçekleştirilir. Belirlenen tutar arabulucunun hesabına yatırılır.

Arabuluculuk Süreci En Fazla Ne Kadar Sürer?

Arabuluculuk süresinin uzunluğu, uyuşmazlık türü ile tarafların iş birliğine bağlıdır. Zorunlu arabuluculuk süreçlerinde belirli yasal sınırlar bulunmaktadır. İş Hukuku ve tüketici uyuşmazlıklarında süreç en fazla 3 hafta sürer ve gerektiği durumda 1 hafta uzatılabilir. Ticari uyuşmazlıklarda bu süre 6 hafta olmakla beraber gerektiğinde 2 hafta daha eklenebilir. İhtiyari arabuluculukta ise süre, tarafların anlaşmasına bağlı olarak daha esnek belirlenir ve genelde kısa sürede tamamlanır. Yasal sınırlara dikkat edilmesi önemlidir.

Arabulucu Telefonla Arar Mı?

Arabulucu, süreç boyunca taraflarla telefon iletişim kurabilmektedir. Telefon görüşmeleri, tarafları ilk toplantıya davet etmek, süreç hakkında bilgi vermek, detayları planlamak amaçlanarak yapılır. Gizlilik ilkesi gözetilerek, görüşmelerde özel bilgiler paylaşılmaz, yalnız süreçle alakalı temel konular aktarılır. Telefonla iletişim hem hızlı hem de etkili bir yöntem olup, arabulucunun tarafsızlığına ve profesyonelliğine güven temelinde gerçekleşir.

Arabuluculuk Görüşmesine Telefonla Katılabilir Mi?

Arabuluculuk görüşmesine telefonla katılım, tarafların ve arabulucunun onayıyla mümkündür. Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nda buna dair açık bir hüküm bulunmasa da yönetmeliklerde iletişim araçlarının kullanımına izin verilmektedir. Tarafların mutabakatı yahut arabulucunun bu imkânı sunması durumunda, görüşmeler telefon yahut görüntülü arama gibi yöntemlerle yapılabilir.

Bu yöntem, özellikle mesafelerin uzak veya yüz yüze buluşmanın zor olduğu durumlarda tercih edilir.

Arabulucu Davet Mektubu Göndermek Zorunda Mı?

Arabulucu, tarafları arabuluculuk görüşmesine davet etmekle yükümlüdür. Bu davet 7201 sayılı Tebligat Kanunu kapsamında değildir. Arabulucu, tarafların iletişim bilgilerini kullanarak telefon, e-posta yahut diğer yollarla ulaşır. İlk toplantıyı düzenlenir.

Taraflara ulaşılamadığında, bu durumu belgelemelidir. Davet sürecindeki eksiklikler, davanın usulden reddine her zaman yol açmaz. Fakat arabulucu, tüm iletişim yollarını deneyerek süreci şeffaf bir şekilde yürütmek zorundadır.

Arabulucu Nasıl İletişime Geçer?

Arabulucu, taraflarla iletişime geçerken belirli bir süreç izlemektedir. Öncelikle, tarafların iletişim bilgilerini almaktadır ve başvuruyu değerlendirir. Akabinde, telefon yahut e-posta yoluyla taraflara süreç hakkında bilgi verir ve kendisini tanıtır.

Tarafların katılımını sağladıktan sonra, toplantı tarihi belirler ve gizlilik kurallarını açıklar. Ön görüşmelerde, tarafların anlaşmazlık detaylarını öğrenir ve müzakereler için hazırlık yapar. Bu süre zarfında telefon, e-posta yahut yüz yüze görüşmelerle iletişim sağlanır. Arabulucu, tarafların güvenini kazanarak adil ve tarafsız bir çözüm ortamı oluşturur.

Arabulucuyu Kim Atar?

Arabulucunun belirlenmesi, uyuşmazlığın türüne göre farklılık gösterir. Zorunlu arabuluculuk sürecinde, taraflar Adalet Bakanlığı’nın arabuluculuk portalı aracılığıyla otomatik olarak bir arabulucuya yönlendirilir. İhtiyari arabuluculukta ise taraflar, kendi istekleri doğrultusunda uygun gördükleri bir arabulucuyu seçme özgürlüğüne sahiptir. Ayrıca, mahkemeler de tarafları arabuluculuk sürecine yönlendirerek, uygun bir arabulucu önerebilir. Arabulucu, tarafların ortak kararıyla yahut resmi sistemin atamasıyla belirlenir. Bu süreç, uyuşmazlığın hızlı ve etkili bir şekilde çözülmesini amaçlamaktadır.

Arabuluculuk Görüşmesi Nasıl Olur?

Arabulucu, tarafları dinler ve taraflar arasındaki iletişimi kolaylaştırmaktadır. Arabulucu çözüm önerileri sunmaktadır. Görüşmeler özellikle arabulucunun ofisinde yahut online platformlarda yapılır. Süreç, gizlilik ve tarafsızlık ilkelerine dayanır. Anlaşma sağlanırsa, tutanak imzalanır; sağlanamazsa, dava yoluna gidilebilir.

Arabulucu Toplantı Gününü Nasıl Belirler?

Arabulucu, toplantı tarihi ve yerini taraflarla görüşerek belirler. Tarafların fikir birliğine varmasını sağlar. Anlaşma sağlanılamadığı takdirde, toplantı detaylarını kendisi kararlaştırır. İlk toplantının mümkün olan en kısa sürede yapılması gereklidir. Tarafların mazeretleri dikkate alınarak, ikinci toplantı için telekonferans gibi alternatif yöntemler kullanılabilir. Lakin, genelde son toplantıda tarafların fiziksel olarak katılımı gereklidir ve süreç buna göre planlanır.

Arabuluculuk Görüşmesine Vekil Katılabilir Mi?

Arabuluculuk görüşmelerine vekil katılımı mümkündür. Taraflar, süreçte bizzat yer alabilecekler ya da avukatları yahut kanuni temsilcileri aracılığıyla da temsil edilebilir. Avukatlar, genel dava vekâletnamesi ile bu görüşmelere katılabilmektedir. Çeşitli durumlarda, vekâletnamede özel bir yetki aranması gerektiği tartışmalı olsa da dava şartı olan arabuluculukta genel vekâletname genellikle yeterli görülmektedir. Bu, tarafların temsil yetkisiyle sürece dahil olmasını sağlar.

Arabuluculuk Görüşmesine Vasi Katılabilir Mi?

Arabuluculuk görüşmelerine, tarafların kendileri, avukatları ya da kanuni temsilcileri katılabilir. Kanuni temsilciler arasında vasi de yer alır, bu nedenle bir kişinin vasisi, görüşmelere katılarak onu temsil edebilir. Vasi, temsil ettiği tarafın haklarını savunabilir ve süreçte aktif rol alabilir. Kısaca, arabuluculuk toplantılarına vasi dahil olmak üzere tüm kanuni temsilcilerin katılımı mümkündür.

Arabulucuya İmza Atmasa Ne Olur?

Arabuluculuk sürecinde bir tarafın anlaşma belgesine imza atmaması, belgenin hukuki bağlayıcılığını engeller. Anlaşma sağlanırsa belge taraflarca imzalanır; imza atılmazsa arabulucu durumu tutanakla kaydeder. İmzasız belgeyle dava açılamaz veya icra işlemi yapılamaz. Anlaşma olmazsa süreç sonlanır ve taraflar dava açabilir. İlk toplantıya katılmayan veya imza atmayan taraf, dava açıldığında yargılama masraflarını üstlenmek zorunda kalabilir. İmza, anlaşmanın geçerliliği için şarttır.

Arabuluculuk Süreci Nasıl İşler?

Arabuluculuk süreci, tarafların anlaşmazlıklarını çözmek için arabulucunun rehberliğinde ilerler. Hazırlık aşamasında başvuru yapılır, arabulucu seçilir ve sözleşme imzalanır. Giriş aşamasında süreç tanıtılır ve taraflar açıklamalarda bulunur. Öykü aşamasında taraflar bakış açılarını paylaşarak birbirlerini anlamaya çalışır. Sorun çözme aşamasında talepler belirlenip müzakere edilir. Anlaşma sağlanırsa, belge hazırlanır ve imzalanır. Anlaşma sağlanamazsa dava açılabilir.

Arabuluculuk Zorunlu Mudur?

Dava şartı olarak arabuluculuk uygulaması yani zorunlu arabuluculukla, dava yoluna başvurulmadan önce arabuluculuk yoluna gidilmesi gerektiği mecbur kılınmıştır. Dolayısıyla arabuluculuğun dava şartı olduğu uyuşmazlıklardan öncelikle arabuluculuğa başvurulması gerekir ve dava şartı yerine getirilmezse usulden reddedilir.

Hangi Tür Davalar Arabuluculuğa Tabidir?

Dava şartı arabuluculuk, mahkeme öncesinde arabulucuya başvurmayı zorunlu kılan uyuşmazlıkları kapsamaktadır. İşçi-işveren uyuşmazlıkları (kıdem tazminatı, fazla mesai gibi), ticari davalar (alacak, tazminat talepleri) ve tüketici davaları bu kapsamda yer almaktadır. Tüketici hakem heyetinin yetki alanındaki uyuşmazlıklar hariç tutulur. Arabulucuya başvuru yapılmadan açılan davalar, dava şartı eksikliği sebebiyle reddedilir. Bu süreç, yasal bir zorunluluk taşır.

Zorunlu Arabuluculuk Nedir?

Zorunlu arabuluculuk, iş, ticari ve tüketici davaları gibi bazı uyuşmazlıklarda dava öncesi başvuru şartıdır. Taraflar, Adalet Bakanlığı’nın arabulucu portalı aracılığıyla arabulucuya yönlendirilir. Süreç, iş uyuşmazlıklarında 3 hafta, ticari uyuşmazlıklarda 6 hafta içinde tamamlanır. Arabulucu, tarafları görüşmelere çağırarak müzakereleri yürütür. Anlaşma sağlanırsa tutanak düzenlenir. Anlaşma olmadığı takdirde dava açılır. Ücret, anlaşma olmazsa devlet tarafından karşılanır. Sistem hızlı ve ekonomik çözüm sağlamaktadır

Arabuluculuk Sürecine Kimler Başvurabilir?

Uzlaşma niyetiyle mahkeme kararı ya da hâkimin önerisini beklemeden arabuluculuğu tercih edebilir. Dava açılmadan önce, özellikle işçi-işveren yahut ticari anlaşmazlıklarda bu yöntem dava şartı olarak kullanılır. Dava sırasında taraflar anlaşarak da başvuru yapabilmektedir.

 Başvurular, adliyelerdeki arabuluculuk büroları veya çevrimiçi platformlar üzerinden yapılır ve tarafların bilgileriyle uyuşmazlık konusu belirtilir.

Arabulucu Nasıl Seçilir?

Arabulucunun seçimi, tarafların ortak kararına bağlıdır. Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 14. Maddesince taraflar başka bir yöntem kararlaştırmadığı takdirde arabulucuyu kendileri seçer. Bu seçim, tarafların güven duyduğu, tarafsız ve bağımsız bir arabulucunun belirlenmesini sağlar.

Arabuluculuk Anlaşması Bağlayıcı Mıdır?

Taraflar, arabuluculuk süreci sonunda bir anlaşmaya varırlarsa, bu anlaşmanın icra edilebilir hale getirilmesini talep edebilirler. Anlaşmaya, icra şerhi eklenmesi için başvuru yapılır.

  • Dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulur ise, şerh için sulh hukuk mahkemesine başvurulur.
  • Dava sırasında arabuluculuğa gidildiği takdirde, şerh talebi davanın görüldüğü mahkemeye yapılmaktadır.

Bu şerh, anlaşmaya ilam niteliği kazandırır ve anlaşma, icra yoluyla uygulanabilir hale gelmektedir.

Arabuluculuk Sürecinde Mahkeme Süreci Durur Mu?

Dava açıldıktan hemen sonra, şayet taraflar beraber arabulucuya başvurma niyetlerini belirtirse, mahkeme yargılama sürecini üç ayı aşmamak kaydıyla erteleyebilir. Bu durum, tarafların ortak başvurusu halinde sürecin 3 aya kadar uzatılmasına olanak tanır. Amaç, taraflara arabuluculuk yoluyla uzlaşma şansı tanımaktır.

Arabuluculuk Sürecinde Avukat Desteği Almak Zorunlu Mu?

Arabuluculuk sürecinde avukat desteği almak zorunlu olmamakla beraber taraflar avukatsız da görüşmelere katılabilir. Lakin, hukuki desteğin alınması, tarafların haklarının korunması açısından önemlidir. Avukat, sürecin doğru bir şekilde işlemesini sağlayarak, tarafları hukuki haklar ve sorumluluklar konusunda bilgilendirir. Özellikle karmaşık uyuşmazlıklarda avukat desteği, çözüm sürecini daha verimli ve güvenli hale getirebilir.

Arabuluculuk Anlaşması Mahkeme Kararı Yerine Geçer Mi?

Arabuluculuk anlaşması, mahkeme kararı gibi doğrudan bağlayıcılığı yoktur. Fakat, taraflar anlaşmaya vardığında, bu anlaşma mahkemeye sunulup icra edilebilirlik şerhi alarak ilam niteliği kazanabilir.

Bu şerh ile anlaşma, mahkeme kararı gibi icraya konu olabilir. Yine de arabuluculuk anlaşması, bir mahkeme kararıyla aynı hukuki etkiye sahip değildir. Şerh alındığında hukuki bağlayıcılığı artar, lakin taraflar daha sonra bu konuda dava açamazlar.

Arabuluculuk Sürecinde Bir Taraf Süreci Terk Ederse Ne Olur?

Arabuluculuk sürecinde bir tarafın süreci terk etmesi, faaliyetin sona ermesine neden olmaktadır. Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve ilgili düzenlemelere göre, taraflardan biri süreci bırakma kararını karşı tarafa ya da arabulucuya ilettiğinde süreç sonlanır. Bu durumda, anlaşmazlık yahut sürecin terk edilmesi bir tutanakla kaydedilir ve belge, arabulucu ile taraflar veya vekilleri tarafından imzalanır. Sürecin sonlanması, tarafların dava açmasına engel teşkil etmez. Dava şartı arabuluculukta da süreç bu şekilde işlemektedir.

Arabuluculuk Sürecinde Alınan Kararlar İptal Edilebilir Mi?

Arabuluculuk sürecinde oluşturulan anlaşma belgeleri, bazı durumlarda iptal edilebilmektedir. İradilik ilkesinin ihlali, tarafların hile yahut baskı altında anlaşmaya zorlanması, iptal nedenlerindendir. Aynı zamanda, bir tarafın diğerinin zor durumundan faydalanarak açık bir edim oransızlığı yaratması yahut aşırı yararlanma durumu iptale yol açabilir.

İptal için mahkemeye başvurulması gerekir. İptal kararı alındığında, taraflar anlaşma konularında dava açma hakkını geri kazanır.

Arabuluculuk Görüşmelerinde Konuşulanlar Başka Bir Yerde Kullanılabilir Mi?

Arabuluculuk sürecinde konuşulanlar başka bir yerde kullanılamaz, çünkü gizlilik ilkesi bu arabuluculuk sürecinin temelini oluşturur. Tarafların paylaştığı bilgi ve belgeler, açık rıza olmaksızın üçüncü kişilerle paylaşılmaz ve aynı zamanda mahkemede delil olarak sunulamaz. Arabulucunun öğrendiği bilgileri gizli tutma yükümlülüğü bulunur. Bu ilkenin ihlali hukuki yaptırımlara yol açabildiği gibi; gizlilik, sürecin güvenliğini sağlar.

EROL EFE BAYEZİT

PAYLAŞ
Zehra Özdipi
Zehra Özdipi
Makale: 175
WHATSAPP RANDEVU AL ARA