Adresimiz
Havzan, Yeni Meram Cd. Arı Sitesi No:55/2 F Blok, 42140 Meram/Konya
İletişim Bilgilerimiz
Adresimiz
Havzan, Yeni Meram Cd. Arı Sitesi No:55/2 F Blok, 42140 Meram/Konya
İletişim Bilgilerimiz

Vasiyetname, miras bırakan tarafından sözlü ya da yazılı şekilde düzenlenir. Vasiyetname, miras bırakan kişinin miras paylaşım şeklini ve son isteklerini konu alan yazılı ya da sözlü beyandır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’na göre, ölüme bağlı tasarruflardan birisi olan vasiyetnamenin hazırlanması; sözlü, yazılı ya da resmi şekilde olabilir. Yazımızda vasiyetname hakkında diğer detaylardan bahsedeceğiz, keyifli okumalar dileriz…
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 514. maddesinde, ölüme bağlı tasarruf olarak düzenlenen vasiyetname, sonuçlarını ölümden sonra doğurmaktadır. İlgili kanun 531. maddesi uyarınca vasiyetname; yazılı ya da resmi şekilde düzenlenebilmektedir. Yazılı ya da resmi şekilde vasiyetname düzenlenemediği hallerde de sözlü şekilde düzenlenebilir. Miras bırakan kişi, malvarlığı paylaşımı ve diğer hususlar hakkında isteklerini vasiyetnamede beyan etmektedir. Kanun koyucu hem vasiyetname düzenleyebilmek için hem de vasiyetnamenin geçerli kılınabilmesi için sıkı şartlar koymuştur. Vasiyetnameye dair hükümler; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda, 1512 sayılı Noterlik Kanunu’nda ve Vasiyetnamelerin Tescili Konusunda Bir Usul Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi’nde yer almaktadır.

Kanun koyucu, vasiyetnamenin düzenlenmesinde vasiyetnamenin geçerli sayılabilmesi için sıkı şekil şartları öngörmüştür. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 502. maddesi uyarınca vasiyetname yapabilmek için miras bırakanın ayırt etme gücüne sahip olması ve on beş yaşını doldurmuş olması gerekmektedir. Miras bırakan vasiyetname yazarken net olmalıdır; beyanları açıkça anlaşılır ve hukuka uygun olmak zorundadır. Bununla beraber miras bırakan saklı paylı mirasçıların saklı paylarını korumak zorundadır. Vasiyetname yaparken uyulması gereken kanuni şekil şartları da mevcuttur; resmi şekilde vasiyetname yaparken en az iki tanık eşliğinde yapmak kanunen geçerlilik şartıdır.
Vasiyetname yapma şartlarını şu şekilde özetleyebiliriz;
Eğer resmi şekilde vasiyetname yapılacaksa en az 2 tanık eşliğinde ve resmî görevli memur gerekmektedir.
Vasiyetname ile;
Vasiyetname ile yapılamayacak bazı işlemler vardır:
Vasiyetname türleri 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 531. maddesinde düzenlenmiştir. Türk Medeni Kanunu uyarınca üç çeşit vasiyetname bulunmaktadır:
Aşağıda bu vasiyetname türlerini daha detaylı olarak açıklayacağız.
Türk Medeni Kanunu 531. maddesi hükümleri, vasiyetnamenin şeklini düzenlemektedir. Resmi vasiyetname, miras bırakan ve iki tanık eşliğinde yapılır ve resmi memur tarafından düzenlenmektedir. Vasiyetnameyi düzenleyen resmi memur; sulh hâkimi, noter, konsolosluk yetkilisi ya da diğer yetki verilmiş görevli olabilmektedir. Resmi vasiyetname düzenlenirken miras bırakanın beyanları resmi memur tarafından belgeye geçirilir ve miras bırakan bu belgeyi okur, onaylar. Tanıklar da belgeyi okur ve miras bırakanın beyanlarına tanıklık ederler. Resmi vasiyetnamede tanıkların imzasının bulunması zorunludur.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu ilgili hükümlerinde el yazılı vasiyetnamenin geçerli sayılabilmesi için vasiyetnamenin başından sonuna kadar olacak şekilde miras bırakan tarafından el yazısıyla yazılmış olması ve bununla beraber vasiyetnamenin düzenlendiği tarihin gün, ay ve yıl olacak şekilde belirtilip imzalanması şartları bulunmaktadır. Bu iki unsurun bulunmadığı vasiyetnameler geçersiz sayılmaktadır. Hukukumuzda miras bırakanın el yazısıyla yapılmış olan vasiyetname noter, sulh hâkimi veya yetkili memur tarafından teslim alınabilmektedir. El yazılı vasiyetname yapılırken miras bırakan kişi, vasiyetnamenin hukuka uygun, anlaşılır nitelikte olduğuna dikkat etmelidir.

Sözlü vasiyetnamenin düzenlenmesi, miras bırakanın sözlü beyanlarının iki tanık eşliğinde belgeye yazılması ve yazılan bu belgenin sulh hakimine ya da asliye mahkemesine teslimi suretiyle gerçekleşmektedir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda sözlü vasiyetnamenin yapılabileceği bazı haller düzenlemiştir. Sözlü vasiyetnamenin yapılabileceği bu haller:
Vasiyetname hazırlarken vasiyetnamenin içeriğinin hukuka uygun ve anlaşılır olması; vasiyetnamenin düzenlenmesinin şekil ve usule uygun olması gibi hususlara dikkat edilmesi gerekmektedir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu ilgili hükümlerine göre vasiyetnamenin 15 yaşını doldurmuş ve ayırt etme gücüne sahip miras bırakan tarafından hukuka aykırı düşmeyecek anlaşılır beyanlar ile düzenlenmesi gerekir. Bu düzenlemede saklı paylı mirasçıların saklı paylarının gözetilmesi zorunludur. Kanun koyucu her vasiyetname için sıkı şekil şartları öngörmüştür.
Miras bırakan tarafından vasiyetname hazırlanırken bu şartlara uyulmaması halinde düzenlenen vasiyetname hukuken geçersiz sayılacaktır. Keza vasiyetname hazırlanırken dikkat edilmesi gereken hususların eksikliğinde vasiyetnamenin iptali yoluna gidilebilecektir. Bu nedenle geçerli, hukuka uygun bir vasiyetname hazırlamak için bir miras avukatına danışmakta yarar vardır.

Türk Medeni Kanunu 514. maddesinde, miras bırakanın tasarruf özgürlüğünün sınırları içinde; malvarlığının tamamında ya da malvarlığının bir kısmı üzerinde tasarrufta bulunabileceğini düzenlemiştir. Aynı madde hükmü miras bırakanın üzerinde tasarruf etmediği kısmın ise yasal mirasçılarına kalacağı şeklinde devam etmektedir. Yasal mirasçılar kanunun 506. maddesinde incelenmiştir ve saklı paylı mirasçılar da yasal mirasçılar arasında sayılmıştır. Dolayısıyla kanuna göre miras bırakan kişinin vasiyetnamede malvarlığı paylaşımı yaparken yasal mirasçılarının saklı paylarını gözetmek zorunda olduğunu söyleyebiliriz. Vasiyetnamede miras paylaşımı hukuka uygun olmalıdır, düzenlenen vasiyetnamede kanuna aykırılık halinde vasiyetnamenin iptali yoluna gidilebilecek ve vasiyetname geçersiz sayılacaktır.
Hukukumuzda saklı paylı mirasçı kavramı, Türk Medeni Kanunu md. 506’da yasal mirasçı olarak nitelendirilmektedir. İlgili kanun uyarınca saklı paylı mirasçılar, miras bırakan kişinin altsoyu (çocukları, torunları, evlatlıkları), miras bırakanın anne babası ve miras bırakanın eşidir. Kanunda saklı paylı mirasçıların saklı pay oranları da belirtilmiştir.
Bu oranlar:
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu uyarınca vasiyetnamenin hukuken geçerli sayılabilmesi için kanunda öngörülen şekil şartlarına uygun düzenlenmiş olması, miras bırakanın vasiyetnameyi zorlama ya da hile altında düzenlenmemiş olması, miras bırakanın beyanlarının hukuka uygun nitelikte olması, tanıkların ve tanık imzasının bulunması gibi unsurlar dikkate alınmaktadır. Ayrıca ilgili kanun uyarınca birden çok vasiyetnamenin varlığı halinde de vasiyetnamenin geçerliliği için birbirleriyle çelişmeyecek nitelikte olması gerekmektedir.
Vasiyetnamenin geçerli olma koşulları şu şekildedir;
Vasiyetnameler yazıldığı ilk gündeki haliyle, yıpranma veya yırtılmaya maruz kalmadan muhafaza edilmelidir. Kanuna göre el yazılı vasiyetname herkes tarafından saklanabilir. Miras bırakan kişi öldükten sonra el yazılı vasiyetname sulh hakimine teslim edilmelidir. Ancak bu vasiyetnamenin geçerlilik şartı değildir. Çünkü kanuna göre miras bırakan el yazılı vasiyetnameyi istediği yerde muhafaza edebilmektedir. Resmi vasiyetnamenin ise noterler tarafından saklanması öngörülmüştür. Noterler vasiyetnameyi muhafaza ederler ve muhafaza edeceği vasiyetnameyi nüfus idaresine bildirirler.

Türk Medeni Kanunu 596. maddesinde, vasiyetnamenin miras bırakanın yerleşim yerindeki sulh hâkimi tarafından 1 ay içerisinde açılacağı ve ilgililere okunacağı düzenlenmiştir. Kanunda vasiyetnamenin sulh hukuk mahkemesine teslimi zorunlu tutulmuştur. Sonuç olarak vasiyetname, sulh hâkimi tarafından belirlenen günde açılır ve hâkim tarafından açılıp okunduğu tutanağa geçirilir. Ayrıca açılan vasiyetnamenin örnekleri ilgililere tebliğ edilir. Vasiyetnamedeki beyanların çelişkili ya da eksik olması halinde Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenen lehine yorum ilkesi uygulanmaktadır.
İlgili kanuna göre yabancılar Türkiye’de vasiyetname yapabilmektedir ve Türkiye’deki taşınmaz ya da taşınır mallarını vasiyetname ile devredebilirler. Ancak 2644 Sayılı Tapu Kanunu ilgili hükümlerinde yabancıların Türkiye sınırlarında sahip olabileceği toplam yüz ölçümü ve gayrimenkuller sınırlandırılmıştır. Kanun uyarınca; yabancılar uyruklu gerçek kişilerin edindikleri taşınmazlarıyla bağımsız ve sürekli nitelikteki sınırlı ayni hakların toplam alanı, özel mülkiyete konu ilçe yüz ölçümünün yüzde onunu ve kişi başına ülke genelinde otuz hektarı geçemez. Bununla birlikte cumhurbaşkanı bu miktarı artırmaya yetkilidir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu vasiyetnameyi resmi vasiyetname, el yazılı vasiyetname ve sözlü vasiyetname olacak şekilde üç ayrı grupta incelemektedir. İlgili kanun hükümlerine göre resmi vasiyetname, iki tanığın katılımıyla ve resmi memur tarafından düzenlenir. El yazılı vasiyetname, miras bırakanın el yazısıyla düzenlenmiş olmak ve düzenlendiği tarihi belirtmiş olmak şartıyla miras bırakanın kendisi tarafından düzenlenir. Kanunda son olarak sözlü vasiyetnamenin, miras bırakanın beyanlarının iki tanık tarafından yazıya aktarılması suretiyle düzenleneceği öngörülmektedir.

Vasiyetname, 15 yaşını doldurmuş ve ayırt etme gücüne sahip miras bırakan tarafından, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda öngörülen sıkı şekil ve usul şartları çerçevesinde, açıkça anlaşılır ve hukuka uygun beyanlarla hazırlanmalıdır. Vasiyetname hazırlanırken saklı paylı mirasçıların saklı payları miras bırakan tarafından korunmalıdır.
Kanunda noterlerin, yaptıkları vasiyetname düzenlemelerinden 2.016,38 TL düzenleme ücreti alacakları öngörülmüştür. Aynı kanun maddesi devamında, vasiyetname düzenlemekten vazgeçme ya da vasiyetnamenin feshi, iptali ya da değiştirilmesi hallerinde yukarıda belirtilen 2.016,38 TL ücretin üçte biri kadar ücrete tabi tutulmaktadır.
Medeni kanuna göre, hukuka uygun bir vasiyetnamenin iptali yoluna gidilmedikçe ya da sıkı şartlara aykırı bir düzenleme yapılmamışsa vasiyetname hukuken geçerlidir. Çünkü vasiyetnamenin geçerliliği, kanun hükmüyle sınırlandırılmamıştır. Dolayısıyla vasiyetname sadece süre sebebiyle geçersiz sayılamaz.
Türk Medeni Kanunu’na göre, yasal mirasçıların; tamamını almaya hukuken hak kazandığı saklı payları bulunmaktadır. Miras bırakan malvarlığı paylaşımı yaparken yasal mirasçıları olan saklı paylı mirasçıların saklı paylarını gözetmek zorundadır. Miras bırakan, malvarlığının en fazla üçte birini başkalarına bırakabilmektedir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu uyarınca vasiyetname, miras bırakan tarafından düzenlenen malvarlığı paylaşımı ve son arzularını içeren belgedir. Türk Medeni Hukuku’nda vasiyetnamenin açılmadan önce tapuya şerh edilmesi mümkün değildir.
Kanuna göre noter, saklayacağı vasiyetnameyi nüfus müdürlüğüne bildirmekle yükümlüdür. Miras bırakanın ölüm kaydının nüfusa düşmesiyle birlikte noter, sakladığı vasiyetnameyi Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderir.
Miras bırakanın vasiyetname yapabilmek için ehliyete sahip olup olmadığı, Adli Tıp Kurumundan alınan rapora göre belirlenmektedir. Ancak sağlık raporu, vasiyetname için geçerlilik şartı değildir. Örnek Yargıtay kararı: Vasiyetnamenin iptali davasında, tarihinde alınan tek hekim imzalı sağlık raporunun yeterli olmayacağına ilişkin karar verilmiştir. (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/1435 E., 2017/12005 K. sayılı kararı)
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu vasiyetname türlerinin hepsinde şahit unsurunu zorunlu tutmamıştır. Kanuna göre resmi vasiyetname iki tanık eşliğinde düzenlenmektedir. Miras bırakanın vasiyetnameyi bizzat okuyamadığı hallerde, tanık bulunması zorunludur.
Vasiyetname yapmak için kanunda öngörülen, 15 yaşını doldurmuş olma şartı bulunmaktadır. Vasiyetname, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda öngörülen sıkı şekil ve usul şartları çerçevesinde düzenlenebilmektedir.
Türk Medeni Kanunu ilgili hükümlerine göre vasiyetname yapabilmek için 15 yaşını doldurmuş olmak ve ayırt etme gücüne sahip olmak gerekir. Dolayısıyla ilgili kanun akıl sağlığı yerinde olmayan birinin vasiyetname yapamayacağını düzenlemiştir.
Hukukumuzda vasiyetname yaparken her vasiyetname türü için noter şartı öngörülmemiştir. Kanuna göre vasiyetnamenin resmi memur huzurunda yapıldığı resmi vasiyetnamede, noter huzurunda yapılma zorunluluğu vardır.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda vasiyetname yapmanın üç farklı yolu düzenlenmiştir. Kanuna göre vasiyetname; resmi memur huzurunda yapılan resmi vasiyetname şeklinde, el yazısıyla yazılmış ve imzalı olmak koşuluyla yazılı şekilde ya da kanunda belirtilen koşulların oluşması halinde sözlü şekilde yapılabilir.
Vasiyetname türleri 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda md. 531’de belirtilmiştir. Medeni Kanun uyarınca resmi vasiyetname, el yazılı vasiyetname ve sözlü vasiyetname olacak şekilde üç türde düzenlenmektedir.
Kanunun ilgili hükümlerinde kural olarak miras bırakan tarafından resmi vasiyetnamenin, iki tanık eşliğinde ve resmi memur tarafından düzenlenerek yapılacağı düzenlenmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’na göre, resmi yazılı vasiyetnamenin; yetkili memur, noter ya da sulh hâkimi tarafından düzenlenmesi şarttır.
Türk Medeni Kanunu’nda el yazılı vasiyetnamenin geçerli sayılabilmesi, vasiyetin baştan sona miras bırakan tarafından el yazısıyla yazılmış olması ve düzenlendiği tarihin gün, ay ve yıl olacak şekilde belirtilip imzalanması şartlarının gerçekleşmesine bağlıdır.
4721 sayılı kanuna göre sözlü vasiyetnamenin geçerli olabilmesi için; miras bırakanın sözlü beyanlarının iki tanık huzurunda belgeye yazılması ve bu belgenin sulh hâkimi veya asliye mahkemesine teslim edilmesi gerekmektedir. Miras bırakan, ciddi boyutta bir hastalığı olması halinde, ölüm tehlikesi altında olması halinde, ulaşımın mümkün olmadığı hallerde ve savaş halinde sözlü vasiyetname yapılabilir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda, şahit unsuru vasiyetnamenin geçerlilik şartları arasında yer almamaktadır. Ancak 4721 sayılı ilgili kanunda resmi vasiyetname ve sözlü vasiyetname düzenlenirken şahit gerekliliğinden söz edilmiştir.
Kanuna göre vasiyetnameye kural olarak miras bırakanın eşi, miras bırakanın altsoyu yani çocukları-torunları, miras bırakanın üstsoyu ya da miras bırakanın kardeşleri şahit olamaz. Ayrıca kural olarak vasiyetnameye mirasçıların ya da miras bırakanın vasiyetinden yararlanacak olan kişilerin yakınları da şahitlik yapamaz.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda, vasiyetname ile miras bırakmada miras bırakana getirilen bazı sınırlamalar bulunmaktadır. Medeni Kanun gereği miras bırakanın vasiyet düzenlerken yasal mirasçılarının saklı paylarını bırakma ve koruma zorunluluğu vardır.
Vasiyetname ile zorunlu yasal mirasçıların payını korumak şartıyla belirli mallar miras bırakılabilir. Mirasçıların payları zorunlu miras payı ve vasiyet edilebilir paydan oluşmaktadır. Mirasçısı olmayan ya da mal varlığından vasiyet ile bir pay ayırabilecek olan miras bırakan kişiler, kalan malının tamamını vasiyetname ile vasiyet edebilir.
Mirasçılıktan çıkarma sebepleri Medeni Kanun’un 510-513. maddeleri aralığında düzenlenmiştir. Medeni Kanun’un aradığı şartların varlığı halinde miras bırakan vasiyetname ile mirasçılar değiştirilebilir, yasal mirasçılarını mirasçılıktan çıkarması da mümkündür. Miras bırakan kanunen geçerli mirasçılıktan çıkarma sebebi ileri sürmelidir.
Vasiyetname düzenleyebilen kişi ve makamlar 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda belirtilmiştir. Medeni Kanun kapsamında resmi vasiyetname; noter, sulh hukuk hâkimi, yetkili memur tarafından düzenlenebilir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 517. maddesine göre miras bırakan, vasiyetname düzenleyerek mirasçılarından birine veyahut üçüncü bir kişiye belirli bir malını vasiyet edebilir. Bununla birlikte miras bırakan; mirasçı atayabilir, yedek mirasçı atayabilir, mirasçılıktan çıkarabilir, koşullar ve yükümlülükler koyabilir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu uyarınca vasiyetnameyi düzenleyen vasiyetçi kişi, hayattayken vasiyet etmiş olduğu malı üzerinde istediği gibi tasarruf etme hakkına sahiptir. Dolayısıyla vasiyetname düzenleyen kişi sonradan vasiyet ettiği malvarlığını satabilir, bağışlayabilir yani vasiyetinden serbestçe dönme hakkı vardır.
Vasiyetname düzenleyen kişiler, Medeni Kanun kapsamında saklı paylı mirasçılarının saklı paylarını korumak şartıyla; istedikleri kişilere veya kurumlara mal bırakabilmektedir. Vasiyetname ile miras bırakmada en önemli husus yasal mirasçıların haklarını korumaktır.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu uyarınca vasiyet düzenleyen miras bırakan kişiler; vasiyetlerinden serbestçe dönebilirler, vasiyetnamelerini değiştirebilirler, vasiyet ettikleri mallar üzerinde serbestçe tasarrufta bulunabilirler.
Vasiyetnamenin iptali için görevli olan Asliye Hukuk Mahkemelerine vasiyetnamenin iptali davası için başvurulabilir. Türk Medeni Kanunu 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali için öne sürülebilecek sebepler düzenlenmiştir. Vasiyetnamenin iptali davası ancak miras bırakanın vefatının ardından açılabilir.
Medeni Kanun uyarınca vasiyetnamenin iptali davası yoluyla iptal edilebilir. Vasiyetin iptalinde menfaati bulunan her mirasçı ya da vasiyetten alacağı olan kişi tarafından açılabilir. Davacının vasiyetnamenin iptalinde menfaati bulunmasını ispat etmesi gerekmektedir.
Türk Medeni Kanunu 543. maddesine göre, yok olan ve içeriğinin tamamen belirlenmesine olanak bulunmayan vasiyetname geçersiz hale gelir. Dolayısıyla vasiyetname içeriği aynen ve tamamen belirlenebiliyorsa, geçersiz hale gelmeyecektir.
Vasiyetname, miras bırakanın ölümünün ardından sulh hâkimi tarafından tespit edilen açılma gününde açılmaktadır. Vasiyetnamedeki mirasçılar, mahkeme tarafından uygun görülen usul ile vasiyetnamenin açılacağı günü ve saati öğrenirler ve davet edilirler. Vasiyetname, sulh hâkimi tarafından mirasçıların huzurunda açılır.