Adresimiz
Havzan, Yeni Meram Cd. Arı Sitesi No:55/2 F Blok, 42140 Meram/Konya
İletişim Bilgilerimiz
Adresimiz
Havzan, Yeni Meram Cd. Arı Sitesi No:55/2 F Blok, 42140 Meram/Konya
İletişim Bilgilerimiz

İş yerine ihtar çekmek isteyen işçi, Noterlik Kanunu Yönetmeliği’nin 98.maddesinde de belirtildiği üzere, yapacağı ihtarname işlemini Noterlik Kanunu’nun ilgili hükümlerine uyarak yapmalıdır.
İşçi ve işveren arasında meydana gelen hukuki birtakım uyuşmazlıklardan dolayı işçi, iş sözleşmesinden kaynaklanan alacak haklarını almak ve sözleşmeyi feshetmek amacıyla ihtar çekebilir. İşçinin iş yerinde mobbinge uğraması, maaş veya fazla mesai ücretlerinin ödenmemesi gibi hususlar bu duruma örnek verilebilir.
İş yerine ihtar çekmek isteyen işçi, noter aracılığıyla ihtar çekerken kanunda belirtilen şartlara uyarak ihtar çekmelidir aksi halde ihtarname geçersiz sayılır. İhtar konusu uyuşmazlık açıklayıcı ve detaylı bir şekilde anlatılmalı, ihtar çeken ve kendisine ihtar çekilen kişinin ad-soyad ve adreslerine yer verilmelidir. Ayrıca ihtar çeken kişinin imzası ile noterin mührünün bulunmadığı ihtarlar da geçersiz sayılır.
İş davalarında her durumda işçinin iş yerine ihtar çekmesi zorunlu olmamakla birlikte süreci kolaylaştırmak ve hızlandırmak adına başvurulabilecek bir yol olduğunu belirtmek gerekir.
Noterlik Kanunu Yönetmeliği’nin 98.maddesinde, yapılacak her türlü hukuki işlemin karşı tarafa yazılı olarak bildirilmesi işlemi “ihtarname” olarak düzenlenmiştir. Karşı tarafı bilgilendirmek ve haber vermek amacıyla yapılan bir işlemdir.
İhtarname işlemi, Noterlik Kanunu’nun şekil şartlarına uyularak yapılmadığı takdirde geçersiz sayılacaktır. Noterlik Kanunu’nun 106.maddesinde bu şartlar sayılmıştır. Bu şartlar:

İşçi ile işveren arasında çıkan birtakım hukuki uyuşmazlıklarda iş yerine ihtarname çekilmesi, muhatabı doğacak olan hukuki süreç için bilgilendirmek adına başvurulabilecek bir yöntemdir. Aynı zamanda işçinin iş sözleşmesinden kaynaklı haklarını da koruyan hukuki bir yoldur. Aşağıdaki sebeplerle işçi, işyerine usulüne uygun şekilde ihtar çekerek işyerinden ayrılabilir ve ilgili tazminatlarını alabilir.
Gibi durumlarda “haklı nedenle derhal fesih” hakkı gündeme gelecektir. İşçi, işverene ihtar çektiği takdirde kanunda belirtilen ihbar sürelerine uymasına gerek kalmadan iş akdini sonlandırabilecektir.
İşçinin iş sözleşmesinden doğan sorumluluklarını yerini getirmemesi, yükümlülüklerini ihlal etmesi durumunda işverenler işçiye ihtar çekme hakkına sahiptir. İşverenlerin işçiye ihtar çekebileceği durumlar:
İhtar çekmek isteyen kişi bir avukat aracılığıyla bu işlemi yapabileceği gibi bizzat kendisi de ihtar çekebilir. İhtarname göndermenin birkaç farklı yolu mevcuttur. Bunlar :
İhtarname, yapılacak her türlü hukuki işlemin karşı tarafa yazılı olarak bildirilmesi işlemi olarak tanımlanmaktadır. Karşı tarafı bilgilendirmek ve uyarmak adına yapılan bir işlemdir. Anlaşmazlık için hukuki bir süreç başlatmanın ilk adımı olarak görülebilir. İhtar çeken kişi karşı tarafla arasında gerçekleşen uyuşmazlığın çözülmesi adına hukuk yoluna başvurarak karşı tarafa haber verir. İleride açılacak olan bir davada ihtarname gönderen kişi bunu mahkemeye sunarak ispatlayabilecektir.
İşçinin ihtar çekerken dikkat etmesi gereken unsurların başında ihtar çekebileceği bir durumun yaşanmış olması gerekir. Kanunda belirtilen haklı nedenle fesih durumlarında işçi, işyerinden ayrılmak istediğine dair işverene bir bildirimde bulunarak iş akdini sonlandırma hakkına sahiptir. İşçinin maaşının ödenmemesi, işyerinde mobbinge uğraması, ek mesai ücretlerini alamaması, yıllık izinlerinin kullandırılmaması, işyerinde cinsel tacize uğraması gibi durumlarda iş akdini sonlandırdığına dair bir ihtarname göndermelidir.
İhtar çekerken diğer bir önemli nokta ise ihtarın usulüne uygun şekilde yapılıp yapılmadığıdır. Noterlik Kanunu’nun 106.maddesinde sayılan hususlardan birinin eksik olması durumunda ihtarname geçersiz sayılacaktır. İhtarnamenin bu unsurları taşıdığından emin olunuz :
Bu koşulları sağlayan bir ihtar çekildiğinde muhatabına ulaşması şartıyla geçerli bir ihtarname gönderilmiş demektir.

Kendisine ihtar gönderilen kişi cevap vermek istediğinde ihtar çekmelidir.Bu duruma “cevabi ihtarname” adı verilmektedir. Somut olaya göre kişi, kendisine gönderilen ihtarnamedeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını düşünebilir ve itiraz etmek isteyebilir. Bu durumda onun da ihtarname çekmesi gerekmektedir. İhtarnameye cevap vermek her durumda bir zorunluluk olmamakla birlikte kişi isterse cevap verebilir. Noterden gelen ihtarnameye cevap verilmek isteniyorsa yine noter aracılığıyla ihtar çekilmelidir. Ayrıca cevap vermek isteyen kişi ihtarnamede herhangi bir sürenin belirtilip belirtilmediğine dikkat etmelidir. Eğer bir süre belirtildiyse cevap vermek için bu süreye uyulması gerekir.
Noterlik Kanunu’nun 106.maddesinde belirtilen şartlara uyularak hazırlanan ihtar belgesi ile notere başvurulur. İhtar çekme talebinde bulunacak kişi bu belgeyi hazırlamadıysa noterde de bu belge hazırlanabilir. Belgede mutlaka olması gereken hususlar:
Gerekli ücret ve masraflar ödendikten sonra noter tarafından ilgili belge imzalanır ve mühürlenir. Bu işlemler sonucunda ihtar belgesi noter aracılığıyla muhataba tebliğ edilir.
İhtar çekmek isteyen kişi öncelikle doğru hukuki sebeplere dayanmalıdır. Her olay için bu sebepler değişmekle beraber hukuki dayanakların doğru hazırlanması oldukça önemlidir.
İhtar çekmek isteyen kişi, ihtar konusunu gerçeği yansıtır ve net bir şekilde açıklamalı, sonradan oluşabilecek yanılmalara fırsat vermemelidir.
Belgenin geçerli olabilmesi için ihtarı çeken kişinin ve ihtarın muhatabının isim ve soyisimleri, açık ikametgahları, ihtara konu olan anlaşmazlık, ihtar çekme talebinde bulunanın imzası, noterin imzası ile mührü ve tarihi, tebliğ şerhi hususları eksiksiz şekilde ihtarda yer almalıdır.
Kanunda bazı durumlarda ihtar çekmek zorunlu olarak görülmüş ve dava şartı sayılmıştır. Bu durumlarda ihtarname gönderen kişi dava açma hakkına sahip olur.
İş hukukunda, İş Kanunundan doğan nedenlerden dolayı işverenin işçiye yapacağı birtakım bildirimlerde yazılılık şartı arandığı için ihtar çekilmesi gerekir.
İhtarname çeken kişi ihtarname konusunu açıkça ve eksiksiz şekilde belirtmelidir. Örnek verecek olursak iş hukukundan doğan bir sebeple ihtar çekmek isteyen kişi fesih nedenini tam anlamıyla belirtmelidir. İleride açılacak olan bir davada ihtarda belirtmediği herhangi bir nedeni mahkeme huzurunda dile getiremez.
İhtarname, delil niteliği taşıdığı için haklı ve doğru hukuki dayanaklarla açılan bir davada genellikle ihtar çeken kişinin lehine sonuçlar çıkacaktır. Delil niteliğinde olması için kanunda belirtilen şekil şartlarına uygun bir ihtarname hazırlanmış olması ve muhatabına tebliğ edildiğinin ispatı gerekmektedir. İhtarnamede ispat açısından en kolay ve güvenilir yol noter aracılığıyla ihtarname göndermek olduğundan uygulamada sıkça karşılaşılan bir yöntemdir.
Noterden ihtarname çekmek ispat açısından kolaylık sağlamakla beraber karşı tarafı bilgilendirici nitelikte bir işlem olacaktır. Noter aracılığıyla ihtar çekmek isteyen kişi 2025 yılında ortalama olarak 1000- 1500 TL noterlik ücreti ödemektedir. Fakat bu ücretin değişkenlik gösterebileceğini belirtmek gerekir.
Özel kanunlarında harç, damga vergisi ve resimden muaf tutulan ve imza onayının gerekli görülmediği ihtarname işlemlerinde muhatabına tebliğ edilecek her nüsha için 51,20 TL tutarında bir ücret ödenir.

İş yerine ihtar çekmek isteyen bir kişi noter aracılığıyla ihtar işleminde 2025 yılında ortalama olarak 1500 TL tutarında bir ücret öder. Fakat bu ücretin değişkenlik gösterebileceği unutulmamalıdır.
İşçi haklı bir nedene dayalı fesih yapmak istediğinde yazılı olarak bu durumu bildirir. Fesih ile beraber alacak haklarını (kıdem tazminatı gibi) talep edebilir. Diğer durumlarda ise işçinin ihtar çekmesi sonucunda işveren ihtarnameye rağmen gerekenleri yerine getirmemişse işçi, arabuluculuk ve dava yoluna başvurabilir.
İşveren tarafından kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti gibi ücretlerin ödenmemesi durumunda ihtar çeken işçi talep ettiği tazminatları ihtarnamede belirterek ileride oluşabilecek dava sürecinde de bunu delil olarak kullanabilir.
Avukat aracılığı ile ihtarname çekmek zorunlu olmayıp kişi kendisi de bildirimde bulunabilmektedir. Fakat usulüne uygun bir ihtarname göndermek ve hukuki dayanakları doğru tespit etmek adına bir avukattan yardım alınması daha doğru olacaktır.
İşveren tarafından işçiye ihtar verilmesi durumunda iş sözleşmesinin işçinin davranışları sebebiyle geçerli bir şekilde sona ermesi için işçi ilk ihtardan sonra bir kez daha kendi yükümlülüğünü ihlal eden bir davranışta bulunmalıdır. Ayrıca işçiye ihtar verildikten sonra kendisinin savunmasının alınması gerekmektedir. Aksi takdirde fesih durumunda “geçersiz fesih” hali gündeme gelecektir.
Noterden çekilen ihtarnameler genellikle 7-15 gün içinde muhatabına ulaşmakla birlikte bu süre bazı durumlarda değişkenlik gösterebilir. Fakat ihtar çekme işlemi “acele posta”( APS) ile gönderilmişse 1- 3 gün içinde muhatabına ulaşır.
Her durumda ihtara cevap vermek zorunlu olmamakla birlikte cevap vermek isteyen kişi süreyi dikkate alarak usulüne uygun bir ihtar çekmelidir. İşveren bu ihtara cevap vermediği için öne sürülen iddiaları kabul etmiş sayılmaz.
İşçi, işten ayrılmak istediği takdirde bunu yazılı şekilde işverene bildirmelidir. İş akdini sonlandırırken İş Kanunu’nda belirtilen ihbar sürelerine uyulması zorunludur aksi takdirde işverenin ihbar tazminatı talep etme hakkı doğar.
Noterden fiziken çekilmiş bir ihtar E-Devlette gözükmeyecektir.
Noter aracılığı ile ihtar çekme işlemi yapıldığında noterden bir takip numarası alınır. Yapılan bildirimin muhataba ulaşıp ulaşmadığı bu takip numarasından görülecektir. Ayrıca ihtarnamenin muhataba ulaştığı tarih de ilgili numaradan gözükür.
İşçi fiili olarak çalıştığı iş yerinde birçok durumda iş yerine ihtar çekebilir. İşyerinde mobbinge maruz kalması, cinsel tacize uğraması, maaşının ödenmemesi, fazla mesai ücretini alamaması, yıllık izinlerinin işveren tarafından kullandırılmıyor olması gibi sebeplerden iş yerine ihtar çekerek işvereni hukuki süreç adına bilgilendirip iş akdine son verebilir.
Noter aracılığıyla ihtar çekmek zorunlu değildir. Genellikle ispat açısından kolay ve güvenilir bir yol olduğu için tercih edilir. İadeli taahhütlü posta, e-posta veya faks yoluyla da bildirimde bulunulabilmektedir.
İhtarı noter aracılığıyla çekmek bir zorunluluk olmamakla birlikte e-posta hatta sms bile koşulları sağlamak ve muhatabına ulaştığını ispatlamak şartıyla geçerli olabilmektedir. Fakat ispat açısından en kolay ve güvenilir yolun noter aracılığıyla çekilen ihtar olduğunu söylemek gerekir.
Haklı nedenle fesih hallerinde işçinin ihbar sürelerine uyması ya da işverene ihtarname göndermesi zorunlu değildir. Haklı nedenle fesih durumlarında yazılı bildirim yapılmalıdır. İşçi ihtar çekmeden yasal yollara doğrudan başvurabilir.
İhtarname hukuki olarak delil niteliği taşıdığı için geçerlilik unsurlarını taşıyan ve muhatabına ulaşmış bir ihtarname delil olarak kullanılabilmektedir. Geçerli olabilmesi için Noterlik Kanunu’nun 106.maddesinde sayılan unsurları taşıması gerektiği unutulmamalıdır.
İşçi maaşını alamadığında veya eksik aldığında bu durum haklı nedenle fesih sebebi sayılacağı için işverene ihtar çekerek iş akdini sonlandırabilir ve alacak haklarını talep edebilir.
Fazla mesai ücretlerinin ödenmemesi hususu kanunda haklı nedenle fesih sebebi sayılmıştır. Bu durumda işçi haklı nedenle feshe dayanarak sözleşmeyi sonlandırabilir. Bu durumda işverene ihtar çekmesi gerekmektedir.
İş yerinde mobbinge uğrayan işçi, İş Kanunu hükümlerince derhal fesih hakkını kullanabilmektedir. Bu durumda işçi, iş akdini sonlandırarak çalışmayı bıraktığını ihtarname ile bildirmelidir.
İş koşullarında işveren tarafından esaslı bir değişiklik yapılması halinde işveren bu değişikliği yazılı olarak bildirmelidir. Bildirilen bu değişiklik işçi tarafından 6 iş günü içinde yine yazılı olmak şartıyla kabul edilmelidir. Kabul edilmediği takdirde işveren geçerli fesih sebebine dayanarak ve bildirim sürelerine uyarak işçiye bir ihtar çeker. Bu şekilde iş akdi sonlandırılmış olur.
Haklı bir sebebi olmadığı ve işverenden izin almadığı halde art arda 2 iş günü ya da bir ay içinde 3 iş günü veya bir ay içinde 2 kez herhangi bir tatil gününden sonraki bir iş günü işçinin işine devam etmemesi durumunda işveren işçiye ihtar çekerek iş akdine son verme hakkına sahiptir.
İş disiplinine aykırı davranışlar sergileyen işçiye ihtar çekilebilir. Örneğin işyerinde diğer işçilere sataşmak suretiyle kavga çıkarmak, işverene veya ailesinden birine şeref ve namusu zedeleyecek söylemlerde bulunmak, iş ilişkisi devam ederken meslek sırlarını ifşa etmek gibi durumlarda işveren haklı nedene dayanarak fesih gerçekleştirebilir. Bu durumda yazılı bildirimde bulunmalıdır.
Kanunda sayılan haklı nedenle derhal fesih hallerinde iş akdi bildirim sürelerine uyulmaksızın feshedilebilir. Bu durumda işveren, ihtar çektikten sonra işçiyi doğrudan işten çıkarabilir. Bildirim sürelerine uyulması gereken durumlarda ise ihtar çektikten sonra işçiyi işten çıkarmak için kanunda belirtilen süreler beklenmek zorundadır.
İhtar çeken işçi, işvereni belli konularda uyararak taleplerini öne sürer. Böyle bir durumda işten ayrılmak zorunda değildir. İşten ayrılacağı takdirde iş akdini sonlandırma iradesini ihtarnamede açıkça belirtmelidir.
İşverenin işçiye çektiği ilk ihtardan sonra işçinin savunması alınmış ve ihtara rağmen işçi ihtar konusu davranışı bir kez daha tekrarlamışsa artık işverenin yapacağı fesih, “geçerli fesih” sayılmaktadır.
İhtar metni hazırlanırken kanunda belirtilen şekil şartlarına uyulmalıdır. Öncelikle ihtarın geçerli olabilmesi için ihtarı çeken kişinin ve ihtarın muhatabının ad ve soyadları, açık ikametgahları, ihtara konusu, tebliğ şerhi, ihtar çekme talebinde bulunanın imzası, noterin imzası ile mührü ve tarihi eksiksiz şekilde ihtarda yer almalıdır. Ayrıca ihtar konusu yazılırken gerçeğe aykırı beyanlar kullanılmamalı, eksiksiz ve doğru şekilde ilgili anlaşmazlık hukuki dayanaklarla belgede yer almalıdır.
İşçi, dilerse ihtara cevap vererek itiraz edebilir. Mahkemeye müracaat ederek tespit davası açabilir ve bu dava sonucu ihtarın haksız yere çekildiği tespit edilirse tazminat alabilir.